Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Canlı yayın: İstanbul’un fethi

Pek kıymetli FasulyedenKom okuyucuları, artık sizleri canlı tarih aktarımları ile zaman içinde yolculuğa çıkartacağız. Tarihe damgasını vurmuş, ama gizemli yönlerini korumayı başarmış birçok olayda acar FasulyedenKom muhabirleri olarak tüm gerçekleri en duru çıplaklığıyla beraber, yorumsuz bir şekilde sizlere aktaracağız.

Bu tarihi görevimizde bize düşen büyük sorumluluğun farkındayız. Üzerimize düşeni eksiksiz olarak yerine getireceğimizden şüpheniz olmasın. İlk canlı tarih röportajlarımız için 1453 yılının Mayıs ayına, Konstantinapolis önlerine uzanıyoruz. Acar muhabirlerimiz; dea merkez stüdyolardan, igor Yeniçeri Ocağı’ndan, canoğlan Venedik ve Cenevizlilerin yaşadığı Pera’dan, werdure Eyüp Sultan taraflarından, Ağa Bizans İmparatoru Konstantin’in yanından, ATBS padişah otağından, ozanforever Vatikan’dan, Tosun adalardan, bizlere canlı tarih aktarımında yardımcı olacaklar.

Dea: Evet, sevgili FasulyedenKom okuyucuları mikrofonlarımız ilk olarak padişah otağı önlerinde bizi bekleyen ATBS’de…

ATBS: Sayın okuyucular, fetih için son hazırlıklar da tamamlanmak üzere…Padişah Sultan Mehmet Han kurmaylarıyla şu anda toplantı halinde. Aldığımız duyumlara göre son saldırı hakkındaki detaylar içeride görüşülüyor. Bize gelen ufak bir detayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Son saldırının 29 Mayıs tarihinde olacağı, eğer bu saldırıdan da sonuç alınamazsa kuşatmanın kaldırılacağı bize gelen son duyumlar arasında. Toplantı bitiminde mutlak bir basın açıklaması olacak. Padişah adına açıklamayı Kara Murat’ın yapması bekleniyor. Malkoçoğlu da basın açıklamada yerini alacak. Şimdilik aktarabileceklerim bu kadar. Dea?

Dea: Teşekkürler ATBS; gerçekten çok önemli bilgiler aktardın bizlere. 29 mayıs tarihi Orta Çağ adına önemli birgün olabilir. Sözü fazla uzatmadan Eyüp Sultan sırtlarında bizi bekleyen Werdure’ye bırakıyoruz

Werdure: Sevgili Dea, burada Cuma namazı için gergin bekleyiş sürüyor. Genç Yeniçeriler Cuma namazlarını Ayasofya’da kılamadıkları için oldukça rahatsız. Artık nihai sonucun bir an önce alınıp İslambol’un fethedilmesini bekliyorlar. Bunun dışında bağlantı öncesi ilginç bir gelişme yaşandı burada. Yoğun top atışları devam ederken Konstantinapolis surlarında açılan “Bir gün herkes Bizanslı olacak” pankartı yeniçeriler arasında büyük tepki gördü. Kumaşçıbaşı ve Boyacıbaşının önderliğindeki yeniçeriler şu an devasa bir kareografi yapma hazırlığına girdiler. Bu kareografinin daha önceki Varna ve İkinci Kosova savaşındakilerden çok farklı olacağını dile getirdiler. Hatta biraz da ipucu verdiler. Kareografinin ana teması “Bir gün hiç Bizanslı kalmayacak” şeklinde. Kalbinde Osmanlıyı Yaşatanlar ise İstanbul since 1453 diyerek bir pankart yaptılar ve pankartı surların karşısına koydular. Şimdilik benim buradan aktaracağım gelişmeler bundan ibaret.

Dea: Evet, gerçekten ilginç hadiseler yaşanmış. Zaten gün geçmiyor ki bu kefereler ortamı germesin. Neyse ağzımı bozmayacağım. Sayın okuyucular şimdi fetih haberlerinden biraz uzağa, Adalar’a gidiyoruz. Adalar’da bizi kiraz dallarının yanında Tosun bekliyor. Evet sevgili Tosun?

Tosun: Sevgili Dea bu Konstantinapolislilere ait bir türkü vardır “Dalları bastı kiraz Adalar’a gidelim bu yaz” diye. Bizde bunun üzerine dalları gerçekten kirazın mı yoksa başka bir şeyin mi bastığını görmek için Adalar’a geldik. Bir tatlı huzur da alabiliriz Kalamış’tan ya da Heybeli’de her gece mehtaba çıkabiliriz. Bunları burada geçireceğimiz günler belirleyecek. Kuşatmanın burada fazla bir etkisini göremiyoruz, halk normal yaşamına devam etmekte. Yalnız burada Ada halkının “Rakı-Balık” adını verdikleri muazzam bir hadise var. Bu kefereler balığın yanında rakı içiyorlar. Bizde sizin için denedik, vallahi de hayran kaldık. Bugüne kadar yediğimiz balıkları da mundar etmişiz diye bir iç geçirdik. İnsan rakı içtikten sonra hafif çakırkeyif oluyor ama bunların lezzeti bambaşka tarif edilemez nitelikte. Sırf bu lezzet için İstanbul’un fethi vaciptir. Tez zamanda da fethedeceğiz inşaallah. Bir diğer haberimiz ise burada Ada halkının önde gelenlerinden Ada muhtarı Lefter’le yaptığımız söyleşiden. Lefter bize Osmanlı bürokrasisinde çalıştıktan ve savaştıktan sonra emekli olan herkes için en ideal yerin Adalar olduğunu belirtti. Lost ekibinin de 7. sezon için buraya geleceğinden, Benjamın’ın Büyük Ada’ya, Jack’ın Kınalı Ada taraflarına, Sawyer’ın da Sedef Adası civarında konuşlanacağından bahsetti. Evet Dea, son durum bu şekilde. Adalar merkez kafasına göre herkes.

Dea: Hakikaten enteresan haberler. Adalar’a kadar gitmişken, oradan fazla uzaklaşmadan, Pera’da bizi bekleyen ekonomi muhabirimiz Canoğlan’dan Tahtakale borsasındaki son yorumları bize aktarmasını bekleyeceğiz. Evet Canoğlan?

Canoğlan: Lan Antuan 1 ytl var mı?

Antuan: ??? 1 ytl ???

Dea: Canoğlan , Canoğlan bizi duyabiliyor musun? Sanırım hatta bir sorun var. Canoğlan bizi duyamıyor. Siz FasulyedenKom okuyucuları sizler Canoğlan’ın bu hareketleri ile sık sık karşılaştığınız için, herhangi bir açıklama ihtiyacı hissetmiyorum. Yalnız bu arada Malta’daki vericilerimize bir şövalye saldırısı sözkonusu. Arkadaşlarım şu anda teknik aksaklığın giderildiğini kulağıma söylüyorlar. Evet Canoğlan söz sende?

Canoğlan: Teşekkürler Dea, yanımızda Cenevizli Antuan var. Antuan bize kuşatma altında 1 altınla kuşatma boyunca nasıl rahat bir şekilde yaşadığını anlatacak.

Antuan: Öncelikle FasulyedenKom’a bana bu fırsatı verdikleri için teşekkür ederim. Kuşatma altında 1 altınla yaşamamızı aslında sevgili atalarımıza borçluyum. Atalarımın kökeninin Kenya adı verilen bir yöreye ait olduğu söylenir.

Canoğlan: Gerçekten ilginç. Bir yerden tanıdık geldi sanki.

Dea: Sayın fasulyedenkom okuyucuları çok sıcak bir gelişme nedeniyle röportajımızı kesmek durumundayız. Şu anda hattımızda Igor var. Bize aktaracağı önemli gelişmeler var. Evet, Igor Topkapı Surları önünden bildiriyor…

Igor: Dea, şu anda Yeniçeri Ocağı’ndan ayrılıp Topkapı surlarının önüne geldim. Burada deyim yerindeyse kan gövdeyi götürüyor. Osmanlı ordusu yeniden hücuma kalktı. Fakat bu hücum diğerlerinden biraz farklı. Şu anda bütün ordunun saldırı hazırlığı içinde olduğunu görüyorum. Buna bugüne kadar kuşatmaya müdahil olmamış Kapıkulu askerleri de dahil. Onlar biraz daha geride son hazırlıklarını yapmaktalar. Az önce yanımda Ulubatlı Hasan vardı, yayına bağlandığımız anda bulunduğumuz yerden ayrıldı. Şu var ki yüzündeki tebessüm adeta zaferin habercisiydi. Sapına kadar inanç doluydu. Amacının Konstantinapolis surlarına ilk sancağı dikmek olduğunu söyledi. Biz de kendisine başarılar diledik. Şimdi, eğer müsaade ederseniz, hem röportaj yapmak, hem de keferelerden kelle almak için, ben de surların önüne gideceğim. Tekrar görüşmek üzere…

Dea: Sevgili Igor aman dikkat, en son Sırpsındığın’da da böyle dedin, seni sonra akıncılarla Viyana önlerinde durdurabildik. Nedense kendini fazla kaptırıyorsun lütfen sakin ol! Sayın FasulyedenKom ahalisi son aldığımız bilgiler şehrin düşmek üzere ,olduğu yönünde. Biz de hemen Konstantinapolis muhabirimiz Ağa’ya bağlanıyoruz. Yanında İmparator Terim pardoni Konstantin var. Evet Ağa bize aktaracakların nelerdir?

Ağa: Şu anda şehre hakim bir tepe üzerindeyiz. Şehirde bir kargaşa durumu sözkonusu. Darbeci Osmanlı Ordusu askerleri Bayrampaşa taraflarından şehre ilk girişlerini yaptılar. Şu anda pasaport ve vize kontrolü için Bizanslı askerlerle hararetli bir tartışma içindeler. Yanımızda İmparator Konstantin var. Evet İmparator, kaçınılmaz son geldi mi?

Konstantin: Yoo, hayır ben sizin gibi düşünmüyorum. Şimdi burada kaybetsek bile bunun ikinci cumhuriyeti var, Haçlı Avrupa Birliği var, Avrupa Engizisyon mahkemesi var. Yani varoğlu var… Biz bu savaşı eninde sonunda kazanacağız. Ben orduma güveniyorum. Malesef bu dönemde vicdani retçiler ordumuzu biraz olumsuz etkiledi.

Ağa: Ne yani sayın İmparator? İnsanlar vicdani ret haklarını kullanmasınlar mı?

Konstantin: Hayır, onu demek istemedim. Tabi ki kullansınlar, ama bu aralar bu kişilerin bir hayli fazla olması bizi olumsuz yönde etkiledi. Ayrıca İznik Konsülü’nde 301’in de kaldırılması ihtimali konsülde gereksiz kutuplaşmalar yarattı.

Ağa: Ama sayın İmparator, iyice saçmalamaya başladınız. 301’in kaldırılmasının şehrin kuşatılması ile ne alakası var? Şehir elden gidiyor, siz hala çağdışı kalmış 301’i savunuyorsunuz.

Konstantin: Ama, ama Romayı da Neron değil Ergenekoncular yakmıştı .

Ağa: Sayın İmparator, yakışmıyor size bu sözler. Neyse, söyleceklerinizi söylediniz. Zaten 10 kişilik bir yeniçeri grubu buraya doğru geliyor. Saklansanız sağlığınız açısından hiç de fena olmaz derim.

Konstantin: Haklısınız, en iyisi ben gaçayım!

Ağa: Sevgili Dea, görüldüğü üzere İmparator artık çaresizlikten ne dediğini bilmiyor. Sizler de buna bizzat şahit oldunuz. Şu anda Konstantinapolis içlerinde çatışmalar tüm hızıyla devam etmekte. Yeniçeri kuvvetleri Aksaray’da buluşup Saray’a doğru ilerlemeye devam ediyorlar. Artık şehir fethedildi diyebiliriz.

Dea: Evet sevgili FasulyedenKomcular, şehrin fetih haberini tüm dünya ilk kez burdan, FasulyedenKom’dan öğrendi. Şu anda Avrupa’nın önde gelen haber ajanslarından Reuters bunu FasulyedenKom imzası ile dünyaya duyuruyor. Biz de fethin Avrupa’da yarattığı etkileri öğrenmek üzere Vatikan’daki muhabirimiz Ozanforever’a dönüyoruz.

Ozanforever: Evet Dea, bu gelişme aslında bekleniyordu. Ama yine de bir şok dalgası yarattı dersek fazla yanılmayız. Papa’yla bir görüşme imkanım oldu. Kendisi bu fethin arkasında dış mihrakların olabileceğinden söz etti. Atlantik ötesinden bir müdahalenin sözkonusu olduğunu belirtti. Ergenekon’la ilişkilendirdi bu fethi. Söyledikleri gerçekten ilginçti. Reform hareketlerinin yanlışlığından, kilisenin otoritesine oldukça zarar verdiğinden bahsetti. Protestan hareketlere kesinlikle izin vermeyeceklerini özellikle zikretti. “Konstantinapolis’te Kardinal külahı görmektense, Osmanlı sarığını tercih ederiz” diyenler olduğuna inanmak istemediğinin altını çizdi. Bunun yandaş ve işbirlikçi cadılar ve büyücülerin işi olduğuna inandığını söyledi. Satırbaşları böyleydi. Kısaca bu fethin Avrupa’da bir travma etkisi yarattığını söyleyebiliriz.

Dea: Saatler süren canlı yayınımızın sonuna geldik. Sizlere İstanbul’un fethini canlı bir aktarımla sunmaya çalıştık. FasulyedenKom canlı tarih anlatımları tarihin karanlık kalmış köşelerine ışık tutmaya devam edecek. Gelecek ay sizlerle Mohaç Ovası’nda buluşacağız.. O zamana kadar saygıyla, sevgiyle ve de tarihle kalın, esen kalın…

1 Comment

  • lazQli
    Posted 02/06/2009 at 20:41

    muhaahaha len bunu sahneye koysanız kapalı gişe gider. Fakat o sırada baskıya hazırlanan RomePost yazı işlerinde yaşananları yazmamışsınız. son dakika haberi gelir “Konstantiniye Düştü” ve baskı durur. Baş yazar Luigi hemen yeni başlığı attırır “Ortaçağ kapandı”!

Leave a Comment