Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Deli Dumrul

Bilgisayara her oturduğumda muhakkak ucubik bazı dosyaların bana yeni sürümleri servis ediliyor. eskisini çılgın gibi sürüyormuşcasına sanki. Gerçi antivirüs programlarında işe yarayabilir ama yani serdeki üşengeçlik sanal platformlara da yansıyor ve basıyorsun o meşum daha sonra hatırlat tuşuna. İnsanoğlu normal hayatında da bir şeyleri muhakkak erteliyor, aman sonra yaparımcılık damarlarımızdan akıyor. Bizi dürten kesim olmasa kirli sepetinde boğulmamız, yıkanmamış teflondan zehirlenmemiz pek olasılıksız gözükmüyor. O kitabı da okuyamadım daha, inşallah bir gün. Umarım lafını tercih edenler de var, onlar muhakkak iyi yaşacılar. En azından baba tarafından akrabalar.

Hayalimdi, gazete çıkarıcak olsam adı kesin “DAS BILD” olucaktı, adamın suratına sıçar bir ifade yok mu isminde. Al ve oku beni diye bağırıyor yaradana sığınıp. Sığınaklar da yer kalmamış bu arada, kuyruklar alabildiğine uzamış. Hatta şu kadarını söyleyeyim kaynakçılık burda bile mevcut, en kutsal yerde bile bir dalgadümen işler ayıp. Haftasonunda ne var bu kadar ilgi çekici diye soran her günü aynı yaşayan insanlara hiç düşünmeden pazar kakası diyorum, hak veriyorlar. Çok çok az şey bu mutluluğa eriştirebilir insanı, başka dünyalara ait kesinlikle. Gelecekte yaşıyorum bazen at diyorum beni 140 yıl sonrasına bir dolanayım oralarda, amacım naif bir bellek kaybı duygusu. Geçmişe atma ama beni, yoksa çokbilmişlik yaparım kesin. Bak senin sonunu hiç iyi görmüyorum’dan girerim ama nerden çıkarım şu an kestiremiyorum. Bu alternatif akımdan yola çıkarsak bir günlüğüne bütün dünyanın sizi izlemesini mi isterdiniz yoksa bir gün boyunca bütün insanları izleme hakkınızın olmasını mı? Ben beni izlesinlerden yanayım, bazen bir espri yapıyorum keşke tüm dünya da yanımda olsaydı beraber gülseydik 7 milyar kişi diyorum. Ancak 12 şiddetindeki bir deprem bu kadar etki alanına sahip olabilir, bu ego tatminini es geçemem kusura bakmayın. Günlük ego tahmini: Vasat seyredicek, yer yer parlama yapabilir. Parlama yapacağı an için önerim de mevcut, vapurdan iniş anında diğer vapuru cama yapışık şekilde bekleyen insanlara bir bakış atıyoruz ya sizi amına koduğumun çocukları ben indim bindim, siz daha bekleyedurun diye işte o an egolara geliceksin.

Dün tam önümde giden bir çifte kulak kabartıyordum ki hala ve hala kusura bamya diyen birtakım inorganik besin tüketicileri olduğu gerçeğiyle karşılaştım. Tişörtünden içeri yeşil üzüm atıp sırtına naber dostum vuruşu yapmak istedim o an. Böyle durumlarda merak ediyorum dünya nüfusunu anbean takip eden örgütler var mıdır diye. Onun başında da bir görevli, toplu ölümlerde beyler irtifa kaybediyoruz psikolojik sınır kırıldı diye yorumlarla görevine olan aşkını süslüyor. Sonuçta benim kaç kişiyle bir arada yaşadığımı bilmek hakkım, ona göre gelirken ekmek alıcam belki muhaha. Fırıncı bana ordan 3 milyar ekmek versene. Teoride mümkün ama Todori’de mümkün olmayan bir şey bütün insanların toplanması. Yer yok zaten küçücük bahçeye sığamayız. Böyle bir toplantıda her milletin kendine has özelliklerini başkalarının gözüne sokarcasına yapması komik sonuçlar doğurabilir. Almanlara karşı yıllardır yaptığımız geğirme serbest abi mezalimini yüzümüze vursalar ve bizi telin etseler hoş olur mu? Yaşlı nüfus falan dinlemezler valla ortalık gak guk sesleriyle inler. Kaçyüzmilyonluk Hindistan evden getirdikleri kolilerce pilavı elleriyle ayaklarıyla yemeye başlasalar, dünya pirinç savaşını başlasa ama arada kesin şehriye koymadınız mı abiciler veya karabiber olsa da eksekciler çıkar o yüzden yaralı ve ölü çıkmaz zannımca çünkü Hindistan yemeğini bitirene kadar Afrika anasını siker oranın beyler karabiber arıyormuşsunuz geldikci takımı olarak. O yüzden herkesin fikirlerini bekliyorum organizasyonla alakalı, ona göre dünya başkanlarına mail atıcam. Annemi de cc’licem, görsün nasıl bir oğul yetiştirdiğini gurur duysun. Ccc üşüyoruz şafak turgut ccc. Güzel site, yaratıcı başlıklar ama bu tip birlikteliklerde kendimle olan kavgam “Oluşuma aidiyetim ne zaman başlıcak lan?” acaba sorusuyla hemen filizleniveriyor. Üye olup bir şeyler çizittirmek yeterli midir, jargonu sosyal hayata entegre etmek kimi zaman itici olabilir mi, sağda solda reklamını yapıp rant yesem hoş mudur vesaire. Bu cümle çok uzun abi, anca çift vesaire ile yazılır. Vesvesenin kralı burda hanım, kısırını kap gel : )

Bir cümle içinde hafif batılı kelime/toplu kelime oranında 3/7’yi yakaladığını farkedince insan kendisiyle on saniyeliğine diğerlerinden sıyırıyor. Muzlu şampuan konusunda da bu böyle, çok kırmızı çizgilerle ayrılıyorum sizlerden berbere bağlılık konusunda. Kadın kuaförlerindeki o yusyuvarlak fanusu muzla doldur, içine kafamı eğ ve tut orda suratım kızarana kadar. Bunu yapmıyorsan, benim saçımı gün içinde çikita kokturmuyorsan seninle işim bitmiştir. Yakın zamanda dondurmacılar gibi şampuancılar açılacak diyorum kimse inanmıyor, hem de eski sagra special usulü çeşmelerden alıcaz. Blendax’ın tekelini kıralım gelin. Tekelin camını kıran Ahmet Abi gibi video ünlülerinden oluşan toplu bir programa daha imza atılmadı, ama görüşmeler sürüyormuş. Artiz bazarcısı işi yokuşa sürerken, şu şekil giyinirci açık çeke imza atmış ve mikrofonu öperek idmanlara başlamış. Bu cümleden sonra kullanılsa şık duracak ne içtilerse aynısından bize de verin gibi artık günümüz klişesi cümlelerle kollektif espri uyumu yakalamaya çalışan arkadaşlara da kızgınım, tamam hepimiz annelerimiz tarafından süveterle, ılık sütle pasifize edildik ve karakterlerimiz erozyona uğratıldı ama bazen mücadele edelim bize dayatılan kalıplara karşı. Eski bir film vardı çocukken seyrettiğimiz “Merdiven Altındakiler” diye hatırlarsınız, zindanda çocuklar falan dolaşıyordu kıstırılmış. Meğer onlar ustaları tarafından dükkanlara yerleştirilmek için sıralarını bekleyen berber çıraklarıymış. Aynadan müşteriyi nasıl pis keselim de ibnetor rahatsız olsun gibi yüklemeler yapılıyor sabilere, normal milupayla veya tarhanayla beslenen bir çocuk öyle davranmaz çünkü. Özel bir tim alanı, başarısız olanlar okula geri gönderiliyor. Eleme süreci çok kasvetli, anlatsam ağlarsınız. Bir günlüğüne ajan olarak aralarına sızıp sizi bilgilendirmek istiyorum. Kısmet.

Çok yazı yazan insanlarda da oluyor mudur bilmem ama ara sıra keyfekeder yazan bendenizde bir ananı niyolay ye ye durumu hasıl olmaya başladı bu günlerde. Dahi anlamına gelmeyen, hatta tek başına hiçbir anlama gelmeyen de ve da eklerini çok fazla kullanıyor olmam inanılmaz rahatsızlık vermeye başladı bana. Ulan amına koyim dilimizi değiştiremeyeceğimize göre başka türlü bir çözüme gitmem gerekiyor. Bazen bakıyorum oysakiler olsa dalar havada uçuşuyor, normal kelime yazmaz olmuşum. Sonra baktım simultane redaktör gibi hissetmeye başlamışım kendimi bildiğin. Sürgün uyguluyorum resmen bazı kelimelere, hayır nasılsa iki üç harf bunlar bir şey yapamazlar bana diye hakir mi görüyorum nedir. Götün yiyorsa git şadırvan‘a sataş, anandan doğduğuna pişman eder seni. Ulan bu tarz yazınca da sonra esinlenildi oluyoruz, hep dergilerin suçu bunlar : ) Peki soru, uykusuz almışsın evde bırakmışsın ama dışarıda bir yerlerde gözüne ilişti oturduğun yerde alıp okur musun? O-ku-maz-sın ya. Evdeki dergiye ayıp, ben dergi olsam o an sayfalarımı açılmaz duruma sokarım. Oluyor ya bazen makasla kesmek durumuna kalıyorsun baskı hatasından dolayı, eciş bücüş bir forma giriyor hah o hesap bir nevi intikam.

Bilgisayar programlarının bizle olan sorunlarından başladığım bu edebi makale yine boka püsüre bulaştı. Salı günü kendileriyle alakalı bir panele davetliyim, sınırsız açık büfe program bir yerle anlaşmışlar bilgisayarını kapan gelsin. Mönüde zengin metin belgesi mi yok, akşam masaüstü temizleme sihirbazı gösterisi mi yok. Yıllar sonra sormak istediğimiz soruları direk muhataplarına sorucaz, bence yeni yüzyılın en büyük olayı bu. O gazete sonra binyıl oldu ya işte sihrini o sırada kaybetti, hep desteklerim bu tezi. Sabah’ı Akşam yapıyorlar mı kardeşim sen tutup yırtık dondan fırlıyorsun cin fikrinle, matbaayı bulan adam utanıyor senden. Öngörseydin az akıllı olup yeni bir binyılın kapıda olduğunu da başka bir ad koyaydın neyse. Panele geri dönersek winzip’le winrar arasında küslük masaya yatırılacak, geri dönüşüm kutusu’na çok ağır eleştirilerin gelmesi bekleniyor “Silmiyormuşsun lan dosyalarımızı saklayıp dosyalıyormuşsun ilerde bir gün kullanırım.” diye tarzında. Napster için bir dakika downloadları durduruyoruz protestosuyla başlıcakmış panel aldığım duyumlara göre, tüm dünyayla eş zamanlı olarak durdurup durdurup tekrar başlatıcaz ve fiberoptik kabloların yanmasını sağlıcakmışız. Güzelim buluşma yine anarşizme zemin hazırladı ona yanıyorum. Haaa oğlum bu arada Winamp gaymiş lan!

Bu hayali toplantı muhabbetinden iyi malzeme çıkar yalnız, mesela otursak bir dinlesek eski kıyafetlerimizi, terse çıkarılan çoraplardan okkalı küfürler yesek. Bizi denklemden çıkarıp kendi organizasyonlarını yapsalar da kabulümüzdür pek tabii ki. Kısaca şey istiyorum yaşam hakkı verilmemiş nesnelere söz hakkı verilsin bir kere. Bugüne kadar hep biz anlattık, onlar dinlediler. Lan bir kere olsun sorduk mu tuzluk kardeş sana üç delik açmışlar rahat mısın nefes alabiliyor musun diye. O yüzden bugünden sonra hakedene hakettiği değeri verelim ve her gün daha gür bir şekilde bağıralım: Seni omzumda taşırım be VATKA!

0 Comments

  • dea
    Posted 28/06/2010 at 19:04

    bu çocuk çok iyi yazıyor, siteye kazandırdığımız iyi olmuş 🙂

Leave a Comment