Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tag: cinnet

En fazla bir götün var, fazlası değil!

Herşey daha kolay olur muydu daha dirençli insanlar olabilsek? Patronun geçti karşına, kaydı fırçayı -ama sağlam kaydı hani- olayı profesyonel çerçevede değerlendirip, "hımm performansımla ilgili aksiyon almalıyım, benden beklenen bu diyebilsen". Ya da çok sevdiğin bir arkadaşının arkandan konuştuğunu, yüzüne gülüp de arkandan pezevengin evladı sıfatını yapıştırdığını, yakıştırdığını öğrensen, "zayıf insanların çarpık düşünceleri bunlar, dikkate alınmaz. Zayıf insanlarla arkadaşlık etmemeliydim" diyebilsen. Dur, dur, ya da çalıştığın bankadan arasalar da, "kredi borcunuz ödenmedi, yasal işlem başlatacağız, evinizi haczedeceğiz, donunuzu alacağız donunuzu" deseler, bunu da "elbette vahşi bir dünyadayız, bankaların da yapması gerek bu, haklılar" diye karşılayabilsen...

Hayalimdeki meslek

Kafayı yememe ramak kaldı. Her insanın ideali olan bir meslek vardır ya hani, kimisi doktor, kimisi pilot, öğretmen filan olmak ister. Bunlar çocukca idealler elbette, biraz daha büyüyünce herkes reklamcı…

Vazgeçin…

Site 1 Ocak’dan beri güncellenmiyor. Diğerlerini bilemem ama benim mazaretim var, asabiyim çünkü bu zamanlar. 01 Ocak’ta Ankara’da yaşanan doğalgaz faciası ve ölen 7 Bilkentli genç hepimizin malumu. Haberi ilk duyduğumdan beri birşeyler karalamak istiyorum; lakin bir türlü iki kelimeyi yanyana getiremiyorum, hep bir yerlerde tıkanıyorum. Kalemle olmuyor, klavyeyle olmuyor, işin kolayına kaçayım, buraya bir fotoğraf koyup tek cümleyle meramımı anlatayım diyorum o da olmuyor. Oturuyorum bilgisayar başına, aha diyorum yazacağım, hoopp annem arıyor, “oğlum kombini kontrol ettir, aklıma geldikçe ağlıyorum, gencecik pırıl pırıl çocuklar” diyor, yine kilitleniyorum.

En uzun gece…

21 Aralık en uzun geceydi... En huzurlu değil ama... Günlerdir uyku problemi çekiyorum. Deliksiz, uzun uzadıya bir uyku için 21 aralık ayağıma kadar gelmişken faydalanamamak ne kadar üzücü. Şimdi geceler…

Delirmiş gibi yapmak…

Delirmiş gibi yapmanın bir manası yok, gayet aklım başımda. Lakin bazen, rahatsızlık duyduğun, ya da çok daha ötesinde, seni çıldırtan şeylere –ki bu insan olur, bir eşya olur belki, bir…

Meme meme meme ulan!

Biz iki kadın plajda o gün, uzun uzun erkekleri ve ilişkileri konuştuk. Özeleştiri yaptık. Yaşlanınca nasıl kadınlar olacağımızı birbirimizi anlattık. Hayattan çalınmış iki saat... Bu kriz ortamında... Beyaz şarap eşliğinde... Çok iyi geldi. Size de tavsiye ederim.

Kan ağlayanlar, kanı ağrıyanlar…

Sık sık söylenedurur, söylemişimdir, bambaşka bir coğrafyadır burası. Kanla doğar, kanla yaşar, kanla ölürsün. Kan içinde ölürsün, kıpkırmızı. Okula giderken ölürsün bazen, bazen askere çağırırlar ölü dönersin evine, evinin önünde öldürülürsün belki de. Evde, işte, trafikte, her yerde ölürsün bu ülkede ve her şekilde.

Bambaşka bir coğrafya…

İddiaya göre Recep Çakır memleketi Korkuteli İlçesi'nde gördüğü ancak hiç tanımadığı Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu Büro Yönetimi ve Sekreterlik Bölümü mezunu G.C.'ye aşık oldu. İki yıllık yüksek öğrenimi tamamlayan ancak çalışmayan G.C. annesi S.C. ile geçen 2 Haziran günü yeni yaptırdıkları evin mutfağına fayans beğenmek için çarşıya çıktı. Milli güreşçi Recep Çakır, yeğeni Emin Toksöz ve arkadaşı Mehmet Hanedan ile G.C.'yi takip edip, annesinin yanından 07 GB 938 plakalı araca bindirerek kaçırdı. Saklıkent dağ yoluna giren aracın lastiği patladı. Recep Çakır kızı araçtan indirip yeğeni Emin Toksöz ile birlikte ormana sürükledi. Toksöz direnen G.C.'nin kollarından tutarken, milli güreşçi Recep Çakır tecavüze kalkıştı. Ereksiyon olamayan güreşçi, iddiaya göre regl dönemindeki G.C.'nin bekaretini işaret ve orta parmağıyla bozdu. G.C.'yi yolda bırakıp Korkuteli'ne dönen milli güreşçi, genç kızın şikayetçi olması üzerine kısa süre sonra jandarma tarafından yakalandı.