Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tag: fenerbahçe

Bugün oynanacak derbiye isimler

Şöyle bir taradım geçmişi, 7 Aralık 2004’te yazmışız bu sitedeki ilk derbi yazısını. O günlerde yazılara yorum yapılamıyordu elbette, gerçi siteyi de –parmakla saydım- toplam 5 kişi ziyaret ediyordu. Dolayısıyla kavgası, gürültüsü olmadı. Lakin daha sonra yazdığımız benzer yazılarda gerginlik eksik olmadı ki, gerginlik dediğimiz şey de Fenerbahçe-Galatasaray maçlarının amentüsü. Kavga, gürültü, stres, hüzün, sevinç, çoşku, çığlık, gözyaşı, bik, bik bik... Derbinin tadı, ruhu da bu değil mi zaten? Bunlar olmasa Kayserispor-Ankaragücü’nden ne farkı var?

Güle Güle Kaptanım!

umit-ozatKaç gündür konuyla ilgili iki satır karalayayım diyordum ama akşam eve geldiğimde monitöre ve bir de bu konuyla ilgili haberlere bakmak istemeyişim alıkoyuyordu. Geç te olsa büyük kaptana güle güle demek bugüneymiş. Hepimizin malumu, Fenerbahçe’nin eski, Köln’ün yeni kaptanı Ümit Özat yaşadığı sağlık sorunlarından ötürü futbola veda ettiğini açıkladı. Dediğim gibi konuyla ilgili detaylara bakmak bile istemedim, haber sitelerindeki başlıklar yetti bana. Hatta yetmek ne kelime, fazlasıyla ağır geldi. Haberi duyar duymaz, ilk olarak birçoklarının aklına sol kanattan sağ ayak dışı ile kestiği ortalar gelmiştir heralde. Benimse, Kadıköy’de Maraton Alt tribünü müdavimi “gibi gibi” Fenerbahçelilerin ıslıkladığı maçtan sonraki ilk deplasman olan Sakarya’da tribünün gerçek sahiplerinin “Bu dünyada her şey yalan” daha doğrusu “Yalan dünya her şey bomboş” melodisi ile dakikalarca “Ümit Özaaat, Ümit Özaaattt” tezahüratı yapması geldi. O ne güzel bir kucaklaşmaydı öyle…

Cefakar Maraton geri dönüyor

Fenerbahçe tribünleri vaktinde güçlü inşa edilemeyen bir omurga ve tribüne savaş açmış yönetim odaklı sorunlarla boğuşurken, Saraçoğlu koltuklarına Beyaz Türk sessizliği, adaletsizlik gerginliği ve zaman zaman cinnet çığlıkları, ve tüm bunlara bağlı olarak tribün bıkkınlığı hakim durumda. 52000 koltuk var Saraçoğlu'nda ve mevcut durumdan rahatsız olan koltukların gittikçe azaldığı da bir gerçek. Rahatsız olanlar ise nicelik olarak azalmanın çarelerini düşünmekten bıktı, usandı; lakin çözüm bulmak gitgide zorlaşıyor. Ama tüm bu bıkkınlıkların, usanmışlıkların gölgesinden korkmadan, vazgeçmeden mücadele sürmekte. Mücadelenin en orta yerinde bulunan tribün çocukları eski bir dosta kucak açıyorlar tekrar. Özlemlerini anlatmanın bir yolu olarak, adını özlemlerinden alan Cefakar Maraton'a hayat verme derdindeler şu sıralar.

Koptu kopacak fırtına!

nice yıllar senin için, senin için yaşadım ben, korkakça aldılar seni, aydınlığa koşarken, yollara sürdüler beni, yüreğim acıyor ama, yollarında doğdum şimdi... her gecenin sabahı var, elbet zulmün bedeli de, her mayısta bahar coşar, sonsuz bir yaz özlemiyle, analar hiç ağlamazlar, bin…

Kaptan(!) Emre

Fenerbahçe'nin karar alma mekanizmaları, "Değerler" denen bütüne can simidi gibi sarılmış insanların manen canını acıtan işleri o kadar çok yapıyorlar ki her yazdığımız mükerrer oluyor artık. 6 ay önce, bu transfer gerçekleştiğinde, "Emre Belözoğlu Fenerbahçe'de. Bu rezilliği de gördük sonunda" yazmıştık. Zirve yaptığımızı sanmıştık. Meğerse tırmanmaya daha yeni başlıyormuşuz o gün. Bir Fenerbahçe Kaptanı. Tarih bunu da yazsın ama onu yazan tarih, bir daha karşımıza çıkmasın.

Salak ile Avanak Londra Deplasmanında – IV

Previously On SİALD ; SALAK ; “AVANAK oğlum ben can yeleğini alcam.” AVANAK ; “lan manyak mısın oğlum ne yapcan onu nerene sokacan?” ********************************************************* -Arkadaşını göz altına aldık -……………………….. -Ne dediğimi anlıyorsun değil mi? -Evet -Arkadaşını göz altına aldık -……………………….. -Ne dediğimi anlıyorsun değil mi? -Evet -Şu an karakola götürülüyor. ********************************************************* - Ben SALAK’a danışmak istiyorum bakayım o ne yapacak? - Hayır polisler sormanıza müsade etmiyor. - Peki UK devleti bana bir avukat tutsun o vakit. ******************************************************** - Bir şey içmek ister misin? - Sigara? - Yassah! - Hay *mına koyim. ******************************************************** - Why did you take Life Jacket? - For fun - Is it Funny? - No ******************************************************** Seçenek 1: Suçu rededersin Sonuç: Yargılanırsın Seçenek 2: Sessiz kalma hakkını kullanırsın Sonuç: Yargılanırsın Seçenek 3: Suçu kabul edersin. Sonuç A: Uyarı cezası alıp çıkarsınız. Sonuç B: Yargılanırsın ******************************************************** - Son olarak eklemek istediğin bir şey var mı? - Pişmanım, bir daha asla böyle bir şey yapmayacağım, yapana göz yummayacağım. (iç ses der ki; o uçak düşse bile can yeleğini giyeni siksinler)

Salak ile Avanak Londra Deplasmanında – III

Salak ifadesini vermiştir. Daha önce anlaştıkları gibi olayı olduğu gibi anlatmıştır. Aslına bakarsanız Avanak zaten dürüsttü ama derdini anlatamadı garibim. Bu arada Salak'ın ifadesinden ufak bir anektod; - Why did you take? - For fun - Is it Funny? - No İfade odasında kısa bir sessizlik... - Why did you take Life Jacket? - For fun - Is it Funny? - No Bu arada figüranlarımız konsolosluğu aramış bekçi ile sonuç alamayacaklarını anladıklarından muhabbeti kısa kesmişlerdir. Polisten hala bilgi almaya çalışmaktadırlar. Polis sorar "alkollü müydü arkadaşlar?" Figüranlar hayır diye cevaplar. Bugüne kadar bu suçtan 3. kez birilerini gözaltına alıyoruz. İlk ikisi aşırı alkollüydü. Böyle bir idiotluğu ayık kafayla kim yapar ki?