Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tag: politika

2010

“2010’a giriyoruz, helelöle” çoşkusundan alabildiğine uzağım. Neden? Çünkü gerçekçi; ve gerçekçi olduğum kadar karamsar bir insanım. 2009’a da benzer çoşkuyla giren tam 56 denek üzerinde yaptığım incelemede içinde bulundukları yılın…

Dönüşüm Yılları

Yazının başlığını bir kitaptan esinlenerek yazdım. Altan Öymen’in “Değişim Yılları” adlı kitabından. (Herkese tavsiye ederim bu kitabı ve sonrasında çıkardığı “Öfkeli Yıllar” ve hatta öncesinde çıkardığı “Bir önem Bir Çocuk”…

Diplomatik heyet sırrı: ABD vs. Türkiye

Daha önce de yazmış olmam muhtemel ama, bu diplomatik görüşmelerle ilgili çok soru işaretim var. İkili görüşmeler, heyetler arası görüşmeler, basın fotoğraf çekerken birbirinin kulağına eğilip, iki kelam edip, sonra…

2009 Bütçe Açığı: 15 niree, 43 nireee?

Hükümetin ekonomik programını çok beğeniyorum. Tayyip Erdoğan’ı Allah başımızdan eksik etmesin, neydi o beylik cümleleri, hah, Cumhuriyetin 80 yılda yapamadığını, AKP hepitopu 7 senede yaptı. Bu tablo karşısında şapka çıkarması…

Hukuk hiçe sayılıyormuş, vah vah…

Millete ve hükümete komplo planında imzası bulunan Kurmay Albay Dursun Çiçek, ikinci kez tartışmalı şekilde tahliye edildi. Çiçek'in, cezaevine gönderilmesinin üzerinden 43 saat geçmeden tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına hukukçu…

Telefon dinliyorum, gözlerim kapalı…

Yalnız ve güzel, alabildiğine çekici, seksi, ateşli ülkemde bir dinlenme yaygarası daha kopuyor bugünlerde. Bu kez dinlenen İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı. Dedikodu, iddia filan da değil; Adalet Bakanlığı’nın başsavcısını dinleyen bir ülke olduğumuz resmen kanıtlanmış durumda. Türkiye için şaşılacak bir durum mu? Değil. O zaman bu yaygara neden değil mi? Yani, kendi adıma konuşuyorum, Adalet Bakanlığı’nın başsavcıyı dinlemediği kanıtlansaydı, hani demokratik bir ülkede normalde olması gereken şey olsaydı, ben asıl o zaman şaşırırdım. TİB Başkanı yasadışı bir şey yok mahkeme kararı ile dinledik demiş. Lakin o mahkeme kararlarının nasıl alındığı da daha önce kanıtlanmamış mıydı? Adalet Bakanlığı müfettişleri isim yeri boş olan dinleme izinleri alıyorlardı mahkemelerden. Yargıçlar da ne yapsın, tepelerinde hükümetin, o hükümetin müfettişlerinin baskısı ile el mecbur, basıyor mührü, imzayı izin belgelerine.