Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tayyip trafikte…

Halkın iktidarı, halkın başbakanıymış, peh! İstanbullular belirli periyodlarla yaşamak zorunda oldukları işkenceyi dün gece yine yaşadılar. Demokrasi ve demokrat son günlerin klişe lafı olduğu için soruyorum, hangi demokrasi kültürü gelişmiş ülkesinde yaşanır böyle bir rezalet? Hangi “ahlaksız” batı ülkesinde seçilenler kendisini seçenleri ezerek, eziyet ederek kendilesine bu kadar yalıtılmış bir ortam yaratır? Ama demek ki yüzyılın demokratı AKP iktidarı tarafından biz halka reva görülen tavır, duruş bu. Ve demek ki demokrasiyi sadece ve sadece kendilerine verilen oyların çokluğu olarak görmekteler.

Dün akşam iş çıkışı Maslak, Levend civarında olanlar, ya da Dolmabahçe-Üsküdar güzergahında evine dönmeye çalışanlar neden bahsettiğimi anlamışlardır ama anlamayanlar için ve özellikle hala bu iktidarı halkın iktidarı sanan, bazı rantçıların saltanatına son verdiklerini sanan, başbakanını halkına saygılı, içimizden birisi, “bildiğin” Kasımpaşalı sananlar için, bu yalana inananlar için bir kez daha anlatmak boynumun borcu olsun.

Dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Hazretleri Akaretler’de açılan bir otel-konut projesinin açılışını yaptı. Yanlış anımsamıyorsam Serdar Bilgili’nin bir projesiydi ve açık konuşayım ben çok beğendim oraların yeni halini, neyse konu bu değil. Başbakan’ın açılış yapacağı ve büyük olasılıkla gündeme dair iki kelam edeceği alana giden, o alandan çıkan tüm arayollar erken saatlerden itibaren ve hatta koskoca Barbaros Bulvarı da trafiğe kapatıldı bir dönem. Eyvallah.

Sonra ne oldu? Başbakan “gümbür gümbür yürüyeceğiz” anatemalı konuşmasını yaptıktan sonra Dolmabahçe’deki çalışma ofisine geçti. O ve önlü arkalı yaklaşık 40 araçlık koruma ordusu. Lafı açılmışken burda biraz duralım. Başbakan’nın Dolmabahçe’deki ofisinden sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “benim neyim eksik ulan ondan” demiş ya da Hayrünnisa yenge “Abdullahhhhhhhh! Emine bana hava atıyor Dolmabahçe’deki ofisle, ben de isterim, ben de isterim” diye Reis-i Cumhur’un başının etini yemiş olacak ki Gül de Yıldız Sarayı’nda ofis hazırlatmış kendisine. Ahh unutmadan Kültür Bakanı eski solcu Ertuğrul Günay da Topkapı Sarayı’nda bir ofis hazırlatmıştı kendisine. Her AKP’li yöneticiye bir saray projesi tüm hızıyla devam ediyor anlaşılan. Bu uygulamanın tüm il ve ilçe yöneticilerine de ilham kaynağı olması ve misal Demre’de İlçe Başkanı’nın çekilin lan Likyalıların kaya mezarından, orası benim ofisim bundan sonra demesinden korkmaktayım.

Konuya dönelim, ya hatta dönmeyelim boşverin. Kısa keseyim, mesai başlıyor. İşin özeti abicim, Başbakan ofisine giderken, başbakan havaalanına giderken, evine giderken, kavşak açarken, otel açarken, kahve içerken, tuvalete giderken kendisi ve peşinden giden 40 araba için tam da akşam saatlerinde iş çıkışı İstanbul’un en ciddi ulaşım yollarını trafiğe kapatmaktan çekinmeyenlerin allah belasını versin! O başbakan o çileli akşam trafiğine girmemek için trafiği kapattırdıktan sonra, yağ gibi akıyorken yolda “ulan işte belediyecilik budur, çözdük trafik sorununu” demiyorsa eğer haksızlık ediyor Topbaş’a ve İstanbul Trafik Polisi’ne… Ulan hepinizin allah belasını versin be, ulan allah bizim belamızı versin be! Yeter ulan, çıldırttınız be!

Hamiş: Ahmet Necdet Sezer’e selam eder, saygıyla ellerinden öperim…

3 Comments

  • cezza
    Posted 18/08/2008 at 16:02

    ”O başbakan o çileli akşam trafiğine girmemek için trafiği kapattırdıktan sonra..” Maksat trafiğe takılmamak değil Başbakan güvenliği. Ankarada yaşasan üst düzey semtlerde bunun günün her saati c.başkanı ve bakanlar için yıllardır yapılıyor. Peki her güvenlik çalışması halkın özgürlüğünü kısıtlamalımı derseniz maalesef bu düzende hep halk zor durumda kalıyor. İnş bigün düzelir.

  • dea
    Posted 18/08/2008 at 16:03

    Başbakan güvenliği güvenlik kordonu ve konvoyu ile sağlanır. Trafiği kapatmakla neyin güvenliği sağlanıyor anlamadım? Oluşturursun bir kordon, nedir en önde polis aracı gider sağlı sollu, 500 metre gerisinde başbakan gider, onun da 500 metre arkasından bir polis daha. Al sana güvenlik. İstanbul’da yaşasan akşam trafiğinde yolu trafiğe kapatmak ne demek bilirdin Cezza 🙂

  • dellez
    Posted 08/10/2010 at 12:54

    Polis nereden bilecek ceza kestiği araba vekilin mi değil mi? Kolayı var. Milletvekiline özel plaka. Mazbatayı alırken vereceksin hatta. Hangi ilin vekiliyse o şehrin plaka kodu ile başlayacak. Sonra geçiş öncelikli taşıt olduğunu anlatan bir ibare ve milletvekili sırası.

    Mesela 34 Geçiş Öncelikli Taşıt 01

    Çok büyük olursa eğer plaka, kısaltma yaparsın olur biter. Hem ceza yazamayacağı aracı anlar polis memuru arkadaş, hem vekilini tanır millet yolda giderken.

    Nihat Sırdar, Takvim, 08.10.2010

    Sabah sabah kahkahalarla güldüm lan 😀

Leave a Comment