ölüm

Başka bir siyasetçi: Erdal İnönü

Bakmayın başlıkta siyasetçi dediğime, Erdal İnönü bir siyasetçi değildi, aslında asla da bir siyasetçi olmadı. Kendisi 1980 dönemi sonrasında “mecburiyetten” solu toparlamak adına yola çıkmış, ve her nedense koalisyon ortağı olan Demirel köşke çıkınca da “ohh be” diyip kenara çekilmiştir. Toplamda 10 yıl yaklaşık olarak. Zaten Erdal Bey’e, hiç sıcak bakmadığı siyasete yıllar sonra neden girdiğini soran gazeteciye de “Ülkemi benden daha kötüleri yönetmesin diye!”…

Gün ağarırken

Gün ağarırken kaç sefer, kaç sefer gelir içime oy bilekler kan içinde, gözlerim dalıyor yaralarım tuz içinde, basmışım acıyor dahası var desem ne çıkar? yüreğim yanıyor gidem toz duman içinde, vuram kahpeler devire söz vermişim bir kere ölmeye, sen sarıl gün ağarmaz deme… giden gitmiyor boş yere, söz vermişiz bir kere söz…

Gitmek zor iş

Siz ne kadar hayatı anlamlandırmaya çalışsanız da dünyanın bir köşesinde anlamsızca şeyler size inat olmaya devam ediyordur. Bazen gerçek; göründüğü gibi olmamakla birlikte, gerçeğin göründüğünden daha gerçek olduğu zamanlar da vardır. Anlamsızdır, saçmadır. Ama bir şeyler oluyordur işte. Ufak bir odada bitti her şey. Belki anlamsızdı. Ya da anlamlıydı da kimse anlamlandıramıyordu. Kim bilir?…

Yaşamak hissedilmektir

Bir Attila İlhan vardı, şimdi yok…” Yazamıyorum bu cümleyi çünkü şimdi de bundan sonra da hep olacak Attila İlhan; hem de herkesten daha çok… Mecbur olduklarıyla var olacak, sisler bulvarında görünecek zaman zaman, kimi sevsek onun dizelerinde bulacağız kendimizi, kendini martılarla bir tutanlar onu hissedecek. Yaşıyor olmak hissediliyor olmak bana göre… Birileri sizi hissediyorsa siz varsınız. Aksi durumda nefes alış-verişinizin yaşamınıza katkısı sadece biyolojik.

Ya ölünce ne olacak?

Herşeyi yazmak mümkün.. Ama neye yarar?.. Eğer anlamlı bir sonuç beklenecek olsa,yazmak gibi,herşeyi yapmak da mümkün.. Ama bizi bütün bunlardan alıkoyan birşeyler var.. İlki basit bir soru Neden? Yazınca ne olacak?.. Yapınca ne olacak?..