fotoğraf

Likya Yolu

Likya Yolu

Fethiye’de başlayan, Antalya’da sonra eren; 52 Likya kentinden en önemli 19 tanesinin dahil olduğu; zaman zaman deniz kenarına indiğiniz, zaman zaman da 2300 metre yüksekliğe tırmandığınız muhteşem bir yoldur Likya yolu. Çok ilginç bir şekilde bu yolu 1999 yılında Kate Clow isimli bir İngiliz oluşturmuş. Tabii oluşturmuş derken, yaptığı o güne kadar birbirinden kopuk ve çoğu ilgi görmeyen irili ufaklı rotaları, üşenmeyip tek tek taşları…

Demre Fotograflari

Demre Fotograflari

Bilen bilir, Demreli’yim. Hep övündüm Demreli olmakla ve pek bilinmemesiyle. Alfredo şurada Demre’yi ilgilendiren bir yazı yazınca, siteye Demre hakkında bir şeyler yazmadığımı farkettim. 1984 yılında doğmamla başlayan macera, 1994 yılında ciddi bir kırılma yaşasa da doğduğum, doyduğum, sevdiğim, özlediğim memleketim, hasretimdir Demre. Daha somut ifade edeyim o halde; turizm cenneti olmakla tarım kenti olmak arasında kalmış, bocalamış, aslında kimliğini kaybetmiş ve hala bulamamış bir…

1. Dünya Savaşı Propaganda Afişleri

1. Dünya Savaşı Propaganda Afişleri

Birinci Dünya Savaşı’nı ilkokulda, ortaokulda, lisede dinledik, durduk. Geçenlerde aldım kağıdı kalemi elime, sokağa çıkıp rastgele denekler çevirip sordum; “1. Dünya Savaşı’nda noldu?” Allah sizi inandırsın, 1000 deneğin tam tamına 889 tanesi “Almanlar yenilince biz de yenilmiş sayıldık” dedi. O kadar. Tabii savaşın nedenleri, gelişmeleri, sonuçları filan bir milyon ton detay. İstesem boğarım bu detaylarla, feleğinizi şaşırırsınız ama bu detayların biraz uzağına çıkıp, savaşın ilginç…

La Bombonera’dan selam getirdik

La Bombonera’dan selam getirdik

Bu bir gezi yazısı değildir. Belki de öyle ama ben gezi yazısı nasıl yazılır, onu bilmem. Sadece kısa kısa aklıma gelenleri anlatmak istiyorum. Lakin hala nasıl başlayacağımı bilmiyorum (Haliyle görünüyordur, bok gibi bi’ giriş oldu). En iyisi geldiğim günden başlamalı. Yaklaşık iki ay önce, Arjantin’e gelebilmek için yola çıktım. Türkiye’den çıkışta bin bir soruyla karşılaşan ben, İspanya ve Arjantin’de tek bir sorun yaşamadım. Ha ama…

Sürrealizm’in ustasıyız…

Sürrealizm’in ustasıyız…

Bugüne kadar realizmde aradığını bulamamış, dolayısıyla sakin bir liman olarak son çare sürrealizmi seçmiş olan bizler soluğu Sakıp Ağa’nın bahçesinde aldık. Ailesinden birini şipidik terlik ve pijama ikililisiyle bahçede dolaşırken görme korkusu da ürkütüyordu bizi, sonuçta adamın evi ne diyebilirsin ki. Öğrenciliği bitirdiğim halde hala kullandığım pasoyu göstererek 10 milyondan yırtıp 3 milyona sığınmamdı bekli de gerçek sürrealizm ve ben bunun için sergi açmıyordum. Enikonu…

Biraz ruj, biraz rimel

Bu konu ile ilgili birşeyler karalamak istemiştim ilk duyduğumdan beri lakin bir süre Türk medyasının konuyu ele alış biçimini tartmak adına beklemek durumunda kaldım. Haber herkesin malumu, Bilkent öğrencisi genç bir kızımız profesör annesinin boğazını kesmiş. Türkiye’de ne ilk defa yaşanıyor, ne de son kez yaşanacak. Burası garip bir şekilde kan üzerinde rakseden bir coğrafya.