Hangi günün sabahı bu uyandığım?
Hangi günün sabahı bu uyandığım?
“Uzun uzun susacağız şimdi,
gözlerimiz konuşacak.
Bırak heyecanlanalım, kim karışır..
Tutuyor musun kendini bana?
Aç yelkenini, kayalım okyanuslardan.
Kıtalar harcayalım, canımızı acıtalım..
Yeniden bir olalım..”
Düşmüş,
uyandım…
Günaydın..Büyük anlamlar yüklediğimiz, gözümüzde büyüttüğümüz aslında, yaşadığımız, yaşamak istediğimiz sevgiler, aşklar, dostluklar nedense hep kalp kırıklığı oluyor sonunda. Hata istemek de ise nasıl öğrenilir adım atmamak, istememek?
Yalnız geçer mi hayat? Boşluk dolmaz ise nereye koyar insan kendini. Tamamlanmamış bir cümlenin sonu ne derece zamanlıdır, doğrudur, gerçektir. Gerçek olmayan, aslında hiç olmayan sevgiler, aşklar, verilmiş ama tutulmamış sözler..Hayat bunlarla geçer mi? Hazır olmak ne demek? Gel demek? İstemek?..
Başım ağrıyor sabah sabah..hem de çok..