İnternet dediğin nedir ki?
Yaşadığım internetsizlik ile ilgili son derece çarpıcı, değme gerilim filmlerine anatema olabilecek kadar sinir bozucu gelişmeler yaşandı. Sabah işe geldim, açtım Word dökümanını, karaladıkça karaladım. Sanırım 3. sayfaya gelmiştim ki (Times New Roman, 12px, Satır aralığı Single), o kabus dolu dakikaları tekrar yaşadım, gözlerim doldu, ellerim istemsiz titremeye başladı, anneee annneeciğim diye çığlık atıyordum ki müdür yardımcısı tokatladı, kendime geldim. Ve anladım ki bu hikayenin benimle birlikte mezara gitmesinde fayda var. İnsanlık henüz hazır değil böyle bir bilgiye vakıf olmak için.
Çat, sildim. Kapadım monitörü, kendime sert bir kahve aldım, bir dal sigara içtim, oksijen, sabah serinliği, hop buz gibi suda yüzünü yıka. Sanki bunlar seni hayata karşı daha güçlü kılacakmış gibi…
Ardından FasulyedenKom’a göz atayım dedim ama o klasikleşmiş 500 Internal Server Error’lardan birisini verdi yine. Ama bu kez metaneti elden bırakmadım. Loglara baktım, dün akşamdan beri aynı sorun yaşanıyormuş meğersem. Olsun be, internet nedir, site nedir yani? Girsen ne olacak, giremesen ne olacak?
Siz de takmayın, koyun g*tüne, rahvan gitsin…