BÖ2009: Neden en iyi biziz, neden değiliz?

Blog Ödülleri’ne Topluluk Blogları kategorisinde aday olduğumuzu, çok iddialı olduğumuzu, eğer seçilmezsek ödül törenini döner bıçakları ile basacağımızı daha önce duyurmuştuk. Herhangi bir aksilik olmaması durumunda 15 gün sürecek oylama süreci bu gece 00:00’da başlayacak. Sitedeki sayaç şu sıralarda 12 saat gibi bir sürenin kaldığını gösteriyor. Heyecanla rakamların düşmesini izlerken FasulyedenKom’un neden yılın en iyi topluluk blogu olduğunu ve neden olmadığını sıralamak isterim.

FasulyedenKom neden yılın en iyi topluluk blogudur?

Çünkü;

2004 yılında html ile başladığı yolculuğunu WordPress altyapısı ile devam ettiren FasulyedenKom 1718 gündür, bıkmadan, usanmadan, yorulmadan karalamaya devam etmektedir. Bu ibadet eder gibi yazma çabasının getirdiği kutsallığı ise hiçbir zaman unutmamıştır.

Tek amacının yazmak olduğunu bir saniye bile unutmadan hit kaygısından mümkün mertebe uzak durmaktadır. Google hitlerine biat etmediği için, “Ülkemizi Eurovision’da Hadise temsil edecek” ya da benzeri gerzek konulara hiç mi hiç girmemektedir. “Kimin temsil edeceğini merak eden, açsın hurriyet.com.tr’yi okusun lan” diyerek zaman zaman gerginleştiği de olmuştur.

Site üzerinden reklam yayınlayarak 3-5 dolar kazanmak uğruna, el bebek, gül bebek büyüttüğü sitesinin sağını solunu sevimsiz google reklamları ya da çirkin arkadaşlık sitesi reklamları ile kirletmemektedir. Parasını cebinde verdiği bu sanal çöplükte seyirtirken bağımsızlık ve özgürlük tek baskın karakteridir.

Ziyaretçilerinin ana kaynağı olarak google.com’u görmediği için popüler keywordler ile çirkin içerik oluşturmayı reddetmiştir. Talihsiz bir “Etek altı fotoğrafçılığı ile savaş” yazısı vardır ki, hala “ne yaptım lan ben” diye oturup ağlamaktadır.

Ziyaretçilerinin büyük bir kısmı google’dan gelmemektedir. Bundan mutluluk duymaktadır.

Her zaman yazabileceği daha önemli konular olduğunu bilmekte, buradan hareketle msn avatarları, mp3 indirmece, hotmail şifre kırmacılık gibi gerizekalı kullanıcı odaklı yazılamalar yapmaz.

“SEO kraldır” kültüründen oldukça uzakta “İçerik candır” düsturunu benimsemiştir. Alıntı, çalıntı yazılarla içerik şişirmez, 3. sınıf gazete haberlerini satırları arasına eklemez. Kaliteli mi bilinmez ama özgün yazılarla kendi alternatif medyasını yaratır.

Birbirinden ilginç, birbirinden eğlenceli, birbirinden yaratıcı bir yazar kadrosu ile yayın yapmaktadır. İşsizlik sigortasına nasıl başvuracağını anlatan gariban bir yazar ile yapacağı dünya seyahatlerini yazan ehl-i keyf bir yazarı aynı çizgiye getirmeyi bilir.

Ana çerçevesini politika, gündem, hayat ve insan olarak belirlemiş, farklı görüşteki insanların yorum ve yazılarına saygıyla bakılmasını amaç edinmiştir.

Türkiye’nin kutup kutup ayrıştığının iddia edildiği bu günlerce dindarı da, ateisti de, türbanı savunanı da, karşı olanı da burdadır. Tam da burda. Ulusalcı, laik, Kemalist ya da muhafazakar, dindar, liberal, ülkücü, sağcı, komunist kitleyi aynı potada eritebilmektedir.

Bir Azeri Türkiye’nin Ermenistan politikasını eleştirmek ve Ermeni nefretinden bahsetmek için siteye gelirken, aynı anda bir Türk, Türk toplumunun Hrant Dink cinayetine gerekli önemi göstermediğini açıkca ifade edebilmektedir.

Özellikle WordPress altyapısına geçtikten sonra alabildiğine güncel, alabildiğince çok içerik üretmektedir.

Futbolu ve tribünü sever. Tribünden gelmiş, deplasman yollarını dibine kadar yaşamıştır. Bu vesileyle tribündeki kardeşliği de, kalleşliği çok iyi bilir.

Okumayı, düşünmeyi, yazmayı hayatın merkezine koymuştur.

Site içinde sinema, tiyatro ve hatta bienal kovalayan entellüktüellere de, Tarabya sahilde balık tutan balıkçılara da yer vardır. Hatta bu iki grup genelde aynıdır 🙂

İki duble rakı için adam bile keser. O derece alkolik, o derece dengesiz, o derece gergindir.

Türkçe’yi özenle kullanma çabası içindedir. Dahi anlamındaki -de’leri, soru eki mi’yi, ve her şey’i ayrı yazar. Fatih Terim’in İngilizce konuşmasına karşıdır.

Bir çırpıda sayabileceğimiz özelliklerimiz bunlar. Yeterli olduğunu düşünüyorsanız, bize oy vereceksiniz. Vermezseniz çocuğumuzu keseriz. Gergin olduğumuzu söylemiştik değil mi?

FasulyedenKom neden en iyi topluluk sitesi değildir?

Çünkü;

Birbirinden ilginç, birbirinden eğlenceli, birbirinden yaratıcı bir yazar kadrosu olmasına rağmen, sitenin yükünü bu kadronun en vasat yazarı olan dea çeker.

Yükünü dea çektiği için zaman zaman sıkıcı olabilmektedir.

Özellikle son zamanlarda sık sık güncellenmesine rağmen hantal görüntüsünden kurtulamamıştır.

Güncellik kaygısı had safhaya çıktığında yazılarda yavanlaşma gözle görülür seviyeye çıkar.

Tasarımı vasatın bazen aşağısında, bazen yukarısındadır. Ama kesinlikle başarılı değildir.

21. yüzyıl gerçeği olan pazarlama konusunda iyi değildir.

Sosyal medya ve komünite etkileşimi konusunda oldukça içine kapalı bir duruş sergilemektedir.

2004’ten beri, yılan hikayesine dönen bir fanzine macerasının olması yeterince istekli olmadığını göstermektedir.

Zaman zaman ve genelde her zaman yorgundur.

Ve en önemlisi böyle salak saçma bir yazıya imza attığı için yılın en iyi blog sitesi filan değildir 🙂