Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tag: cemaat

MHP: Ses Ver Türkiye

AKP yazısı haddinden fazla kaldı tepede. Beklediğimden daha uzun bir aranın ardından seçim yazılarında sıra Türkiye'nin en köklü partilerinden birisi olan MHP’de. 22 Temmuz 2007 seçimlerinde %14.27 oy alarak, 71 milletvekili ile 3. Parti olarak girdi TBMM’ye. 2007-2011 aralığında Cumhurbaşkanlığı seçimleri dışında sürekli AKP’nin karşısında konumlandırdı MHP kendisi. Devlet Bahçeli’nin mizacı gereği de oldukça sert bir muhalefet yaptılar. Devlet Bahçeli’nin “40 yapar” videosu da bu sürece damgasını vuran bir diğer hadise olarak hafızalarda yer etti. Hepi topu bu kadar. Kavga, gürültü, 40 yapar. Başka da bir şey kalmamış benim hafızamda MHP’ye dair. Benim eksikliğim midir, MHP'nin mi, bilmiyorum

Cemaate Girmek Gerek

Daha önce de anlatmış olmam lazım; hayatımın bir döneminde cemaatle yollarımız kesişmişti. Sinsilikliklerine doğrudan, ilk elden, birebir tanık olmuşumdur. Sene 1994-1995. Daha yaşım 11. Lanet okuyarak kaçtım ellerinden. Ben gibi kurtulanlar oldu, o sele kapılan arkadaşlarım oldu. Herkes hayattan kendisine bir şekil yol biçti. Düne kadar da cemaat görüşüm çok net ortada. Ama artık yeter! Artık muhaliflik, anti-cemaatçilik miyadımı doldurdum. Yanlış yolda olduğumu, cemaate haksızlık ettiğimi farkettim. 2011 itibariyle, düne kadar “ellerinden kurtuldum” şeklinde anlattığım hikayemi artık “vay anam nasıl da kaçırdık balığı?” şeklinde anlatmaya başlıyorum.

Kutlu Doğum Haftası vs. Mevlit Kandili

Dini konularda ahkam kesmek hiç kolay değil. Özellikle Türkiye gibi müthiş bir hız ve arsızlıkla çoğalan bir muhafazakarlık akımına maruz kalmış bir ülkedeyseniz, ağzınızdan çıkacak kelam size ana, bacı küfür ya da taşlı sopalı bir kavga ile geri dönebilir. Bu, temelde İslam dininin 21. Yüzyıla denk düşen gölgesi ve özellikle demokrasiyi hazmedememiş, Ortadoğu ülkelerinin gergin yapısı ile de alakalı elbette. Kişisel anlamda, dinle aram pek iyi değil. En iyi olduğu dönemde de bir Gülen cemaatine ait bir yurtta namaz kılıyor numarası yapıyordum. Çünkü namaz kılmayı bilmeyen, 10 yaşındaki küçük bir çocuktum ve namaz kılmak zorundaydım. Göz ucuyla sağımdakini kesiyor; o eğilince, ben de onu taklit ederek eğiliyordum. Ağzımı da belli belirsiz kımıldatarak dua okuyor numarası yapıyordum. Yani, yanımdaki namaz kılınca, ben de namaz kılmış sayılıyordum.

“Mehmetçik Gazze’ye”

Mevzu Filistinse eğer, tek ve net tavrım: Filistin’in, bir bütün olarak, El-Fetih, El Aksa Şehitleri Tugayı, Hamas, FHK-C örgütleri ile, Batı Şeria, Gazze, tek tabanca direnişini savunmaktır. İntifada eyleminin durmadan, taşla, sopayla, hatta silahla sürdürülmesinin yanı sıra, Arap dünyasının şerefsizliğinin, bir zamanlar balya balya parayla sattıkları o toprakları geri alabilmek için verdikleri savaş sırasında bir an bile unutulmaması gerektiğini düşünüyorum. Tavrım budur. Bu tavrın çok çok ötesinde başta Arap ve Arap manyağı dinci kesimin tavrı ile ilgili aklıma takılan sorular var. Merak içindeyim, uykularım kaçıyor, gözlerim kan çanağı. Sormakla mükellefim.

Fethullah Gülen ve Futbol

Hocaefendiye(!) kahvaltıya giden Galatasaray futbol takımı, kabeyi Ertuğrul başarılı olsun diye tavaf eden Fenerbahçeli, Fetto Galatasaray'a sempati duyuyor diye bir gecede Galatasaraylı olan cemaat, ya da öyle olduğunu sanan cemaat önderi... Bonus olarak da aynı cemaat önderinin UEFA kupasının dua ile alındığını sanması... Hastayım ülkemin din modeline de, futbol modeline de, işadamı modeline de... Alayınız ruh hastasısınız olum!

Deniz Feneri ve Tayyip’in gemiciği

Deniz Feneri Derneği’ne ilişkin Almanya’da yürütülen bir soruşturma var, malumunuz. Malumunuz dedim ama gündemi Zaman, Sabah, Yeni Şafak, Vakit, Milli Gazete gibi gazetelerden takip ediyorsanız eğer haberiniz olmayabilir. Zira bu gazeteler soruşturma ile ilgili iç sayfalarında Zahit Akman’ın açıklamasına yer vermek dışında konuya eğilmedi. Gözden kaçtı belli ki. Diğer gazeteler, televizyon kanalları ve internet siteleri ise konuyla ilgili çok ciddi haberler taşımaktalar.

Evlat acısına mucize diyebilmek

Konya’nın Taşkent İlçesi’ne bağlı Balcılar Beldesi’nde, izinsiz Kuran kursu olarak kullanılan ve önceki gün sabaha karşı gaz kaçağının neden olduğu patlamayla yıkılan Boğaziçi Özel Öğrenci Yurdu’nun enkazı altında can veren 17 küçük öğrenci ile kurs öğretmeninin yakınlarıyla, yaralanan 29 kişi arasından tek şikayetçi çıkmadı.