Darbe diyince bizim aklımıza
12 Eylül gelir. Kenan Evren, cunta ve Amerika... CIA, kontrgerilla...
11 Eylül denince de
–2001’den itibaren- Amerika; Bin ladin, El Kaide, ikiz kuleler...
2001’den önce ise 11 Eylül demek, Şili Darbesi demektir; Allende, Pinochet ve tabii ki yine Amerika, CIA, ITT, kontrgerilla...
11, 12, 13, Eylül, Ekim, Kasım farketmez; eğer dünyada organize cinayet varsa, eğer silahlar zalim adına konuşmuşsa çok büyük ihtimalle orda Amerika vardır.
Tümevarım dedikleri bu işte.
Amerika’nın demokrasi ihracı motivasyonu malum.
11 Eylül 1973’de, demokratik seçimlerle başkan olmuş
Salvador Allende, CIA destekli faşist
Pinochet tarafından devrildiğinde, daha sonra ABD Dışişleri Bakanlığı da yapmış olan, o günlerde ise Başkan Nixon’un güvenlik danışmanı
Henry Kissinger “Kendi halkının sorumsuzluğu yüzünden bir ülkenin komünist olmasına seyirci kalamayız. Meseleler, Şilili seçmenlerin kararına bırakılamayacak kadar önemlidir” demişti. Kissinger aynı yıl Nobel Barış Ödülü’nu kazanmıştı.