Devir sıfat devri
Siz de farkında mısınız son zamanlarda ne kadar çok sıfatlara takılıp kaldığımızı, kişileri isimlerle değil sıfatlarla andığımızı.. Aidiyet duygusu veya kimlik arayışı gibi tabirlere iş düşüyor gene birilerini nitelemek için ve ne kadar çok duyar olduk bu iki tamlamayı..
Tiki, grunge, alternatif, gotik, rapçi, bunalım, kuuul, marjinal.. Uzar gider liste.. Aidiyet duygusu yanında diğerlerini tanımama lüksünü de bonus olarak yanına verdiğinden mesela kendine alternatif diyen adam bu kültürün dışına çıkmayı racona ters olmakla bağdaştırır ve kesimini faşizan bir şekilde savunur.
Sıfat sorununun diğer kısmı ise aslında daha büyük.Buna kimlik arayışı da diyemeyiz, çünkü kimlikleri sıfatlarından ibarettir. A kurumu B departmanı müdürü, C firması D bölümü kompetanı, E adamının sağ kolu, F şirketinin halkla ilişkiler sorumlusu diye uzar gider.. Meslek sahibi insanlar bu özelliklerini dışa yansıtmaya bayılırlar. Bakın ben baltaya sap oldumun dışa vurumu da diyebiliriz kısa yoldan.
Gördüğünüz üzere klavye başından sosyolojik gözlem fışkırttığımdan dolayı kendime de sosyolojik eleştirmen ve insan davranışları bilimcisi sıfatını layık gördüm, hadi bakalım..