Kimi ölüler bize ne kadar yakın…
Yaşasaydın, Ergenekoncu diye tutuklanacaktın belki; Öldün, Ergenekon öldürdü, belli… Sen de dedin ki, yiğidim, aslanım; “Kimi ölüler bize ne kadar yakın; Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü…“ Unutmayacağız!
Yaşasaydın, Ergenekoncu diye tutuklanacaktın belki; Öldün, Ergenekon öldürdü, belli… Sen de dedin ki, yiğidim, aslanım; “Kimi ölüler bize ne kadar yakın; Yaşayanların birçoğu ne kadar da ölü…“ Unutmayacağız!
15 sene önce bugün, soğuk bir Ankara pazarında, kapkara bulutların altında gözlerine bakmaya cesaret edemeyen alçaklar tarafından arabasına bomba konularak katledildi Uğur Mumcu. 15 sene önce, bugün… Hayatı boyunca kaleminden başka silahı olmayan, ancak kalemi kadar güçlü olan bu yiğit insan, ancak bellerindeki silah kadar, nasıl elde ettikleri malum patlayıcıları kadar güçlü olan kalleşler tarafından susturuldu. Yüreklere korku salındı, umutlara tecavüz edildi… Kimsenin sesi çıkmadı….
19 Ocak’ta Hrant Dink’i seven, sevmeyen; ölümünden önce bilen, bilmeyen insanlar toplanacak ve hepimiz kardeşiz diye haykırmak için hepsi Ermeni olacak. Böyle bir günde az bilinen bir olayı anımsamakta fayda var. Kardeşçe, nefret etmeden, birlikte yaşamanın mümkün olduğunu hatırlamak için daha uygun bir gün olamaz.