zidane

Bi’ kafa bi’ sigara

90’da Hisar konserlerinin yapıldığı yerde ana kucağında İngiltere – Kamerun maçındaki Milla’nın dansını izlemeyle başladığım “dünya kupası” maceramın son ayağı çok da keyif vermedi açıkçası. 5 yaşında izlediğim kupadan bu yana 16 yıl yani 4 kupa geçti, en olgun çağımızdaki kupadan beklentilerimiz de fazlaydı doğal olarak. Yazının sonlarına kadar özel isimlerden bahsetmeyeceğim, ama yazının sonunu en özel isimle bitireceğim. Günümüz futbolunun stratejileriyle gol yememeyi şiar…

Bir kupa insanın kalbini kaça bölebilir ki?

Kupa başlamadan birkaç gün önce ofise “buraya televizyon alalım” dedim. Şiddetle karşı çıkıldı. Niye anlamadım. Maçları yarım yamalak seyredebildim. O yüzden maçların hepsini izlememişin, ne favoriler vardı daha demeyin. Benim adım Hıdır, elimden gelen budur. (FIFA ev kirasını ödesin) Kupadan önce gruplara bakarken ben kendi ölüm grubumu belirledim. Angola’nın olduğu gruptu. Dünya kupasının geleneği mazlumun yanında olmaktı. Angolayı favorim yaptım. Gruptan ikinci çıkarsa adak adadım…