25Lira.com
Ev sahibim tam bir cinnet sebebi. 7 senedir aynı evdeyim, bir gram mı kanım kaynamaz adama, yok kaynamıyor. Ev kirasını 1-2 gün geciktirince 3-4 aydır kira vermiyormuş gibi bir poza bürünmesi filan… Anlatsam roman olur. Bir keresinde tatile gideceği için 3-4 gün önce istemişti kirayı. Abi sen bana 3-4 gün için iyi niyet gösterdin mi bugüne kadar diyince susmuştu. Cebimdeydi halbuki parası. Ama vermedim, vermem de.
Bundan birkaç yıl önce apartmanın dış cephesi boyanacak. Rakamları net hatırlamıyorum ama 3 ay boyunca 100 lira mı ne para verilecekti. Ben de aradım, 3 ay boyunca 100 lira boya parası vereceğim, kiradan düşeceğiz dedim. Verme para, sen bana tam gönder kirayı dedi. Ehh sen bilirsin dedim tam gönderdim kirasını. Yönetici geldi yine, parayı istiyor, ev sahibi ile konuş ben parayı ona verdim dedim. Bu keltoş da aramış ev sahibini, tamam dea versin size demiş. Yönetici gene dayandı kapıya. Kavga ettik ama dakikalar sonra ikimizin de haklı olduğu, ev sahibinin şerefsiz olduğu kanaatine vardık. Herif ona başka, bana başka konuşuyor.
En son eve tebligat mı ne öyle birşey geldi. Kooperatif olduğu için daireniz satışa çıkacaktır falan filan birşeyler. Çat çat çat, tüm parayı ödedi tabi. Hayır, neyin mücadelesiyse, eninde sonunda ödeyeceksin.
Geçen hafta yöneticinin karısı gelmiş, apartmanın dış kapısı yenileniyor, mermer basamaklar yenileniyor filan. 70 lira para istiyorlar. Ev arkadaşım tamam sonra veririz demiş, sonraki bir kaç gün kimse gelmedi, biz de kovalamadık.
Kapı değişti, ee haliyle kilit de. Bir akşam eve geldim, aha içeri giremiyorum. Hüseyin de evde değil. Tüm zillere bastım, diafondan “kim o” sorgulaması yapmayan, spontane yaşama ayak uydurmuş komşularım açtı da öyle girdim içeri. Girer girmez de yöneticinin karısı enseledi beni para diye. Dedim önce ev sahibi ile konuşmam lazım. O ver derse veririm. Siz bana aşağının anahtarını verir misiniz? Yok, kadın vermedi anahtarı. Önce para dedi hahaha
Aradım ev sahibini. Yine bir oynaklık, ee sen verme onu, dur ben bir konuşayım onlarla filan. Abi dedim, bana anahtar vermiyorlar. Kapıda kaldım. Tam “Dur ben seni arıycam”lara giriyordu ki, bastırdım. İyi tamam ver dedi.
Sonra mevzu kira zammına geldi. Oraya geçmeden önce, şöyle de bir detay var. Bu adam dediğim gibi 1-2 günlük gecikmelere tahammül göstermiyor. Hemen benim ödemem var, kredi kartı ödeyemedim, gecikmede filan bir şeyler zırvalıyor. Ha olabilir mi olur, hem zaten zamanında vermek lazım, hem de adam zor durumdaysa demek ki diyerek elimde olmasa bile ordan bulalım, burdan buluşturalım, aman bir an önce ödeyelim durumundayım.
Herif yıllarca gidip bir bankaya banka hesabı açtırmadığından her ay eve gelip alıyor parayı. Her gelişinde de altında başka bir araba. Makul saatlerde de gelmiyor, ben 1 gibi ordayım diyor, çat kapatıyor. Gece 1 tabii. Ben dayanamayıp bir süre sonra mahallenin bakkalı Ali abiyi soktum araya. Ben ona veriyorum, ev sahibi gelip ondan alıyor filan. Bir keresinde Ali abi ile bahsi açıldı, dedim adam 1 gün gecikince deliriyor. Ali abi de o adamın 8-10 dairesi, 4-5 tane de dükkanı var. En az 3 arabası vardır filan diye servet dökümünü yaptı. Ne diyorsun sen ya, adam bana dünyanın en muhtaç insanıymış gibi dil döküyor? Meğer gayrimenkul zenginiymiş namussuz.
Ha neden anlattım bunu? Geçen bu kapı, anahtar krizi için aradığımda konu kiraya yapacağı zamma geldi. Zaten hiç de makul sayılmayacak bir kira ödüyoruz. Abi dedim valla benim daha fazlasına takatim yetmez. Bu sene maaşa zam alamadım, borçlar kambura çevirdi, ödeyemiyorum. Öyledir, böyledir, şöyledir derken o 10 dairesi, 5 dükkanı olan adam ne dese beğenirsin “bari bir 25 lira koyalım ya, adet yerini bulsun”
Abi o 25 lira sana daha iyi bir hayat sunacak mı dedim. Kem küm etti. Dedim o benim 3 günlük yemek param. 1 lira zam dersen çıkıyorum hemen gel anahtarı al.
7 senelik ev sahibi-kiracı ilişkimde ilk defa zafer kazanmış gibi hissediyorum kendimi. Gelip buraya yazmam da ondan.
Ev sahibin muğlalı mı dea?
Sanmıyorum 🙂 Likya’dan böylesi çıkmaz diyeceğim de, sorduğuna göre çıkmış 🙂
-Gençler 1 yıl oldu gelin hem kontratı yenileyelim,zammı konuşalım 40 lira ekleyelim bu sene
-(nekadar indirsek kar)abi 30 lira yapalım bu sene
-olmaz 40 yapalım, siz 4 kişisiniz kişi başı 10 koymaz size
-koyuyor abi, çok koyuyor
burda kiralar 2 kişiysen 400 3 kişiysen 550 oluyor,aynı ev, aynı oda sayısı ama kişi sayısı artınca kira artıyor.
Üniversite hayatımı evime yürüme mesafesi olan bir üniversitede devam ettirdiğimden, birebir yaşadığım kira mevzuları falan pek yok. Arkadaşlardan dinlediğim kadarıyla her yerde zaten kişi başına hesaplıyorlarmış ev sahipleri öğrenciye ev verirken. Tuhaf bir prosedür tabi.
Ha bir de, aydan aya sadece kirayı yatırdın mı demek için arayan adam, her telefon konuşmasına Deacığım naber, konuşamadık epeydir” diye başlamasın ne olur. Delikanlı gibi kira için aradım, nldu kria de… Ne bu yalandan samimiyet çabaları?
Benim ev sahibi Alamancı, buradaki evleriyle ilgilenen vekili de Hacıamca denen bir zat. 250 tane ev gezdikten sonra “Aha buranın balkonu kocaman, hemen tutalım artık bitsin bu çile” diye gittik, Hacıamca’yla el sıkıştık. Hacıamca deyince eskiden aklıma kulakları ağır işiten, nur yüzlü, yavaş yürüyen bir insan gelirken bu pezevenk yüzünden kafamdaki Hacı imajı değişti resmen. Tuvaletin taşından oluk oluk su akar, su faturası yüzelli lira gelir, “Hacıamca taşı değiştirmek lazım” deriz, “Ben inşaat mühendisiyim, o kadar para vermeye gerek yok, contası gevşemiştir onun, bir liraya conta al tak bir şeyi kalmaz” der. Tüm kış camlar şakır şakır terleme yapar, fırtına olur içeri su girer, “Hacıamca şu camlara en azından bir silikon çektirelim” deriz, “Ben inşaat mühendisiyim, onlarla uğraşmaya gerek yok, siz camı iyi kapatamıyosunuzdur, sıkıca bastırın” der.
Eh, neticede bu sene ne kontratı yeniledik, ne kiraya zam yaptık, öyle kelle koltukta oturuyoruz. Nasılsa internet’ten bulduğumuz “Bahçe içinde sevimli bir yuva” ilanına gittiğimizde giriş katı, böcekli müştemilat; “Leb-i derya lüks daire”de ufukta nokta kadar deniz manzarası ve on senelik cilasız parkeler; “içi yenilenmiş daire”de elli senelik, su ve elektrik tesisatı dökülen apartmanda daire duvarlarına sürülmüş bi’ kat uyduruk plastik şampanya rengi boyadan başka bir şey ile karşılaşmayacağımızı da öğrendik. Gerisi kolay.
Ya basıcan parasını alıcan evi. Hepimiz zengin insanlarız sonuçta.
dea aynı benim ev sahibini anlatmışsın:))))
sakın zam falan yapma kirayı koyar kaçarsın veya beraber kaçarız…
peygamber sabrı varmış sizde de