Cefakar Maraton Hamle #1
Fenerbahçe taraftar/tribun duruşu fanzini “Cefakâr Maraton” çıktı. Hayata sarı lacivert pencereden bakanların kalemlerinden taşan fanzin A5 boyutunda ve 24 sayfa olarak hazırlanmış.. Yapanlar tribünden tanıdık simalar olunca kalıcı ve kaliteli olup olmayacağına dair şüpheler siliniyor zihinlerden.. Rast gele..
İLK HAMLENİN MUHTEVİYATI
Maça gidelim baba
Aslında her maçta bir bayram havası yaşanır.TRT’nin 80li yıllardaki kısa futbol filminden…
Biz geldik
Boğazlarına sarı lacivert atkılarını sıkıca bağlamış “Fener” sevdalılarının mecmuasından kısa notlamalar..
Avrupa’dan “ruh” transferi olmaz
Ülkede ne zaman bir sorun yaşansa, ne zaman bir gündem oluşsa hemen yüzümüzü Avrupa’ya döneriz.Döneriz de İngiltere tribünlerinin distribütörlüğünü enjekte etmek zorunda mıyız?
Programın ikinci bölümünde Fenerbahçe
Aynı çizgi:Hasta da olsa işini hiç aksatmıyordu, gene stüdyoya geliyor, o koridoru 20 dakikada yavaş yavaş ilerliyor ve programı için hazırlıklara başlıyordu.Kim mi?Sıradışı efendiliği ile Kenan Onuk.
Burası Ankara burada tahrik yok
Stadın önünde Ankara’nın simgesi atlı polisler ve “6 bardağı 500 bin” diye çuvaldan xs ajda çay bardağı ile çekirdek satan çocuklar…Gençlerbirliği deplasmanından notlar…
Deplasman hakkımız engellenemez
Fenerbahçe Taraftarlar Birliği hak ve özgürlükler adına haykırıyor…
Yoğurtçu Parkı
15 yıl sonra da değişen hiçbir şey yoktu.Aynı heyecan ve coşku vardı.
Eskiden
Eski tribün detayları besteli atışmalar, fincanı taştan oyarlar…
Christoph Daum
Senin gibi mücadele ediyor, sen ise gönderme derdindesin!
Çalınan pankartlar değil ruhumuzdu
Taraftarın kimliği ve amentüsü “yasaklandı..”
Ortaçağ devri bitti
O günlerde Lefter vardı, topu ayağına alınca 75 kişiui çalımlardı, topa kafa atarken kafası yarılan Fenerli futbolcu Ciğerci Necdet’e gider, kafasının yerine bir koyun kelle taktırırdı.
Nereye gidiyoruz?
Bir yanlışlar zinciridir gidiyor.İnönü stadındaki olaydan sonra, tribün terörü adı altında medyasından, devlete, yöneticiden, federasyona herkes birşeyler söyledi.Konu hakkında söz hakkı olmayan, sadece tribünleri dolduran taraftarlardı.
Taraftarlık bizim için bir tutkudur
Endüstriyel futbol geliştikçe taraftarlık kimliği de yavaş yavaş silinmeye başladı.
Söyleşi : Pepe Metin
“96’da yapılan barıştan sonra ufak tefek olaylar oldu ama günümüzde artık tribünler şov üzerine yöneldi.Taraftar kitlesi artık değişiyor.En önemli gelişmeyi de Fenerbahçe tribünleri gösterdi.”
Aykut Kocaman
O müthiş golleri, tekniği, kıvraklığı, estetik hareketleri, beyefendiliği, olgun karakteri ile “Fenerbahçenin oyuncusudur” diyebildiğimiz kişi idi.
Nasıl özlüyorum o kadroyu
Sanki O kadro daha mı bir sarı daha mı bir lacivert idi? Daha mı bir canla başla oynuyorlardı?
İllallah!!!
Basın futbol okurlarına illallah dedirtiyor…
Kemik
Kemik, “kapalı”nın sol tarafında yukarıda “Bakırköylüler”, (Fener’e de sevgiler, Bakırköylü Deliler) ve de P.ç Cevat’ın saatler önceden kızıştırdığı tribünlere (sosyetenin üst demirlerine çıkar) gelir ve çıştırı cıstırı diye tezahüratlara başlardı.
Maraton’un unutulmaz bazı maçları
Tarihi zaferlerle dolu bir takımın belki de en talihsiz, en acılı günlerine şahit olmasına rağmen omuzomuza dillendirilen nağmeleri eşliğinde kavramının betonarme bir yapıda vücut bulmuş haliydi adeta efsane maraton.
bu fanzini ck ve unifebden birkac arkadaş hatta gruplara bağlamadan tribünden birkaç kişi yoğun şekilde devam ettirmek istiyor. bu konuda sizden de yardım bekliyoruz:)
schachnovelle: tabii ki, dea@fasulyeden.com‘a mail atar mısın?
Cok muhim mevzu. Ozlenen bir seydi. Omrune duaciyiz.
sürekli cikmasi arzulanan bir durum, yazi yazarak siz de destek olunuz, yazilarinizi immo@dahke.net‘e gönderebilirsiniz..