Destiny Calls…
108 günün sonunda, uğruna yaşadıkları, öldükleri, dua ettikleri herşey gerçek oldu. 6’sı kurtuldu, kalanları ortadan kayboldu. 2009’da Oceanic altılısı geri dönmek için herşeylerini riske edecekler. Çünkü kader onları çağırıyor.
108 günün sonunda, uğruna yaşadıkları, öldükleri, dua ettikleri herşey gerçek oldu. 6’sı kurtuldu, kalanları ortadan kayboldu. 2009’da Oceanic altılısı geri dönmek için herşeylerini riske edecekler. Çünkü kader onları çağırıyor.
Takoz Recep pişmanlığı yaşasan kaç yazar o rövaşata ile ağlarımızı salladıktan sonra! “… İşaret parmağımı dudaklarıma götürerek, “Hışşşş,” dedim. Şarkı bitti. Biz taksinin arka kapılarıın aynı anda açıp dışarı çıkarken, İbrahim Kurban başını içeri uzatarak durumu şoföre açıkladı:”Orhan Gencebay çalarken arabadan inilmez kaptan.“…(Dublörün Dilemması)” Mecidiyeköy metrobüs durağının merdivenlerinden insan seline kendini bırakmış usul usul çıkarken karşılıyor her sabah. Surat aynı yıllardır bildik babacan surat. Her…
Hepimiz ergen yıllarımızda o “vurdulu kırdılı” diye tabir edilen dövüş filmlerinden izlemişizdir. Ben hatırlıyorum, hele de ilkokul yıllarımda çocuk aklımda çok severdim. Tabii o yıllar, Bruce Lee’nin ölümünün üzerinden 15 sene geçmiş, hâlâ televizyonda filmleri oynuyor, ama yine de eski popülerliği yok. Meydan Jean-Claude van Damme’a kalmış, tam da patlamaya başladığı yıllar hatta. Ara sıra televizyonlarda Bruce Lee filmlerine denk geliyoruz, ama çoğunlukla van Damme…
Eskiden sabahlardık ya, hatırlıyorum. Savaş Ay’dır, Siyaset Meydanı’dır, Ceviz Kabuğu, bilimum Okan Bayülgen Show’ları… Haftasonları da böyle konuklu programlar olurdu, ne bileyim konuk çağırılır, onunla ilgili mini bir cv-vtr (ne demekse) izletilir, sonra ropörtajlardan alıntı yapılarak sohbete koyulunur. Çanak sorular, klişe sorular da cabası. Bu programlarda hep “ben olsam şöyle cevap verirdim” diye düşünmüşümdür hep. “Bu alıştırmaların meyvelerini iş mülakatlarında topladım” demek isterdim ama malesef…
Bazı insanların hayatında ya da dur, insanların hayatlarına giriyoruz bir şekilde. Ve nasıl girdiysek, öyle hatırlanıyoruz. Hatırlamak istedikleri gibi hatırlıyorlar. Şizofrenik bir durum aslında. 33 yaşındaki Semih’in hâlâ Genç Semih olması gibi… “Ya şeyi gördüm geçen Karfur’da, hani şey ya, bu şeyde oynar, ayyy dilimin ucunda, çok iyi sanatçıdır, ya işte eski filmlerde oynar, hep kötü adam rolünde oynardı, beyaz saçlı…” Böyle tarif edilir, eğer…
Ergenekon’un şu meşhur 10. dalgasından, yeraltından çıkan silahlardan, Tuncay Güney isimli maskara ajanın kasetlerinden dolayı pek dillendirilmeyen bir soru var. Malum 10. dalganın sabahında TRT2 isimli haber-kültür kanalımız Yargıtay Onursal başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun gözaltına alındığını duyurdu. Haber üzerine Kanadoğlu’nun evine bir medya ordusu akın etti. Ama ortada bir gariplik vardı, zira herhangi bir gözaltı durumu söz konusu değildi. Ancak birkaç saat geçmeden polis gelerek Kanadoğlu’nun…
Avrupa Birliğinin telif haklarına ilişkin uyum yasaları ve bölgesel yayıncılığa ilişkin kısıtlamalarından dolayı Şampiyonlar Ligi Maçlarının yayın hakları, yayınların Türksat’ın iz düşümünde bulunan tüm ülkeleri değil sadece Türkiye’yi kapsayacak şekilde yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Doğan TV de, Türkiye haklarına Star Tv için 2012 yılına kadar sahip olduğu Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarında, “Geo Blocking” (bölgesel sınırlama) adı verilen bu sınırlamayı saygı ile karşılamış, bu nedenle söz konusu karşılaşmaları…
Comments are closed.
Bu ne olm, herkes the office izlesin. Artik boyle, ben soyleyecegim siz izleyeceksiniz. Son bolumu izlerken komaya girdim yine. Komedi dizilerini ve fimlerini arkadasla izlemek lazim, anira anira birlikte gulunce gulme efekti ikiyle carpiliyor ve icinizdeki enerji bosaliyor. Tek basiniza cok tehlikeli. Mesela ben office izlerken defalarca yere atlayip 3-4 dakika yerde debelendigimi bilirim. Yanda gulme efekti saglayan adam olmayinca tam verim almak icin yeri yumrukluyorsunuz. Yalniz ben zemin kattayim tabii, oyle bir avantajim var, siz yumruklamayin yeri. Yataginizi yumruklayin onun yerine, o da iyi. Benim burada hicbir arkadasim komediden anlamiyor, hep osuruktan seylere guluyorlar o yuzden tek basima izliyorum ve boyle oluyor. Kismet.
Bizim tayfa Lost izlemiyor sanıyorum 🙂 Yine de linkleri vereyim ben:
http://netload.in/dateiJUHGpwBlTr/lost.s05e01.hdtv.xvid.pushercrew.avi.htm
http://netload.in/datei6ZgP36FHd8/lost.s05e02.the.lie.hdtv.xvid-2hd.avi.htm
eyvallah Reşat 🙂 Bir arkadaşım istiyordu. Ben sıfırdan izlemeye başlıyorum. şu okulu halledeyim 1-2 haftaya 🙂 Bu arada az kaldı siteyi yasaklatacaksın adnana 🙂
2. Bölümde sevimli kahramanımız hugo 4 sezonu bir çırpıda annesine özetlemiş. Aslında düşünüp okuyunca hepimiz hugoyuz. 🙂
***spoylır***
Düştük…
…ama şu çılgın adaya.
Kurtarılmayı bekledik ama gelen
giden olmadı.
Sonra bir duman canavarı vardı…
…adada başka insanlar vardı.
Onlara diğerleri dedik ve bize
saldırmaya başladılar.
Bazı ambarlar bulduk…
…birinin içinde her 108 dakikada
basman gereken bir tuş vardı…
O kısmı hiç anlayamadım.
Ama… diğerlerinin ambarlarla
bir alakası yoktu.
Onlar Dharma girişimcilerini işiydi.
Ama hepsi ölmüştü.
şimdi de bizi öldürmeye çalışıyorlar.
Sonra diğerleriyle iş birliği yaptık.
Çünkü daha kötü insanlar gemiyle
geldiler.
Desmond’un kız arkadaşının babası
onları bizi öldürmeleri için yolladı.
Biz de onların helikopterini
çaldık…
…ve gemilerine uçtuk, ama patladı.
Adaya da geri dönemedik…
…çünkü ortadan kayboldu. Sonra
okyanusa düştük…
…ve bir süre sürüklendik.
Ta ki bir gemi gelip bizi
alana kadar.
O zaman, altı kişi kalmıştık.
O kısım doğruydu.
Ama…
Ama insanların geri kalanı…
Uçaktaki insanlar…
Hâlâ o adadalar.