lirik

Ellerim Bomboş

Ellerim Bomboş

Haluk Bilginer‘in “Sen de başını alıp gitme, ne olur”u ile başladığımız seriye bir başka güzel adamla, Olgun Şimşek‘le devam edelim. Şimdilerde oynadığı Kapalıçarşı dizisinde söylediği bir türküden bahsediliyor sürekli; diziyi izlemedim, türküyü dinlemedim ama, şu aşağıdaki “Ellerim Bomboş” performansı ile beni mest etti. İlk dinleyişinizde belki yabancılık çekeceksiniz, ben çektim; ama birkaç tekrardan sonra bu arabesk sosu katılmış versiyonu hafızalardan silinmeyecek. senden ayrılmadan önce bilmiyordum…

Sen de başını alıp gitme

Sen de başını alıp gitme

Şarkı zaten evlada miras bırakılacak türden; sözler Cem Baba’dan, malum; müzik de Nil Burak mıydı, kimdi? Her şey bir yana, bir başka severim Haluk Bilginer’i… Bunu da söylemiş, bugün öğrendim ben… Ben suyumu kazandım da içtim, Ekmeğimi böldüm de yedim, Alkışı duydum, ihaneti gördüm, Sesim de oldu, sessizliğimde; Seviştiğim de oldu benim… Sen de başını alıp gitme ne olur, Ne olur tut ellerimi, Hayatta hiçbir…

Kendime Yeni Bir Ben Lazım

Kendime Yeni Bir Ben Lazım

Bu şarkı “yeni bir aşk” kısmı hariç bana ve bütün ihtiyacı olanlara gelsin. Bu sene iyi geçmedi söylemem lazımKader beni seçmedi ama görmemem lazımBelki birden bire yeniden başlamam gerekEskiden taptığımı bugün taşlamam gerek Yeni bir aşk yeni bir işYine gülecek bir neden lazımYeni bir haber yeni bir kaderBunlar için bana şans lazım Yeni bir duruş yeni dokunuşTek tek keşfetmem lazımYeni bir hayat gerisi bayatKendime yeni…

Bağdat Yolu

Bağdat Yolu

Bir bakış baktın, Kalbimi yaktın, Aşkın kemendini boynuma taktın, Bahçende gülün, Kapında kölen, Olmaya razıyım sevgilim senin… Canım fedadır senin yoluna, Günahların da benim boynuma, Çıkalım senle Bağdat yoluna, Sen bir şahinsin, ben garip serçe, Attın kalbime demirden pençe,

Koptu kopacak fırtına!

Koptu kopacak fırtına!

nice yıllar senin için,senin için yaşadım ben,korkakça aldılar seni,aydınlığa koşarken,yollara sürdüler beni,yüreğim acıyor ama,yollarında doğdum şimdi… her gecenin sabahı var,elbet zulmün bedeli de,her mayısta bahar coşar,sonsuz bir yaz özlemiyle,analar hiç ağlamazlar,bin öfke var gözlerinde,güneşi doğuracaklar… güle güle yavrum sana,yoldaşların andı seni,koptu kopacak fırtına,şafakta karşıla bizi,dağlarında yalnız çiçek,sokaklarında şen çocuklar,boyverecek bekle bizi…

Kendine İyi Bak…

Kendine İyi Bak…

Yan yana geçen geceler unutulup gider miAcılar birden biter miBir bebek özleminde seni aramak var yaBu hep böyle böyle gider mi. Suya hasret çöllerde beyaz güller biter miDikenleri göğü deler miBir menekşe kokusunda seni aramak var yaBu hep böyle böyle gider mi.

This world should sink!

This world should sink!

Bundan seneler önce keşfettiğim birisidir Mahmut Abi. Zamanla unuttum, gitti tabii. Bugün televizyonda tamamen alakasız bir şarkı dinlerken “noldu acaba bu adama?” diye aklıma geldi. Sitesine girdim, olanca haşmeti ile sapasağlam ayaktaymış meğersem. Repertuar çok gelişmemiş aslında, ve hala arada vasatın altında birkaç çalışma var gibi. Hepsini dinlemedim, kafam bulanık ama, yıllar önce kopartan etkisine maruz kaldığım This world should sink‘i sizinle paylaşayım istedim. Orhan…