Gereğinin Yapılması Talimatı
İbrahim Tatlıses vurulup da hastaneye kaldırılınca başbakan aramış hastaneyi. Gereğinin yapılması talimatını vermiş. Nasıl bir talimatsa artık bu, eğer verilmeseymiş doktorlar “önce bir kayıt yaptırın, onların verecekleri formla laboratuvara gidip kan tahlili yaptırın, sonra onu alıp başhekim yardımcısının odasında Leyla Hanım var, ona onaylatın, sonra film çekicez, onun için de şurdan sıraya girin, röntgen filmini de alıp bize gelin, bir bakalım durum neymiş.” diyeceklerdi herhalde. Ölümden döndü başbakan sayesinde adam.
Daha önce de Aslantepe Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena Stadyumu (breh breh isme bak) inşaatı açmaza girince verilmişti bu talimat. Kayıp oğlunu arayan acılı bir annenin feryadını dindirmek için de verilmişti sanırım. Sel bastı Ağrı’yı, gene verildi. Dolmuşcular ayakta yolcu almanın cezasına itiraz ettiler, hemen verildi. Sürekli veriliyor. Nasıl bir devletsek anasını satayım, emniyetinden, sağlığına, diplomasiden, spora, kültüre sanata, yapılması gereken ne ise, onu yapmak bile talimat gerektiriyor. Hem de öyle bürokrat, teknokrat da değil, bizzat başbakan verecek. Yoksa gereken yapılmıyor. Yapılmaz.
İlk konuşma yaptığında bende yadırgadım. Talimat vermese ölecek miydi yani adam. Gerekli talimat nedir ak
Kamer Genç’in meclisteki dünkü konuşmasını dinlerken, bu geldi aklıma. Meclis tutanaklarından alıntılıyorum:
zaytung ayarı iyi vermiş yine 🙂
“Hastaneye ilk getirildiğinde İbrahim Tatlıses’e aspirin veren doktorlar, Başbakan’ın “gereken neyse yapılsın” talimatından sonra sanatçıyı ameliyata aldılar… “
o şey kafası ya; “ben de bu konularda aktörüm, konunun dışında değilim.” arkadaşının arkadaşına bi’ şey olduğu zaman arkadaşını arayıp “yapabileceğim bi’ şey var mı” demek gibi. bi’ şeyler.