Sabah ve ATV Grevi 67. Gününde
Turkuvaz Medya Grubu’nda, yani Sabah ve ATV’de süren grev bugün itibariyle 67. gününe girdi. Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin olumsuz sonuçlanmasıyla birlikte İstanbul Balmumcu, Sefaköy ve Ankara Balgat’ta çalışan Sabah, ATV ve grubun dergilerinde çalışanlar yasal greve başlamışlardı. Turkuvaz Medya Grubu ise ihtiyadi tedbir çerçevesinde grevin durdurulması istemi ile mahkemeye gitmiş, mahkeme ise bu talebi reddetmişti. Grup bu karardan sonra kanunlara aykırı şekilde greve dahil olan çalışanlarını kovmaya başladı. Bugün, çok küçük bir azınlık olarak görülseler de, seslerini duyurmalarına imkan tanınmasa da grev hakkını büyük bir dirençle kullanan grup, hakları olanı almak için mücadeleye devam ediyor.
Başta Sabah ve ATV olmak üzere, tüm diğer medya organlarının greve dair haber ve gelişmeleri duyurmak konusunda ciddi bir acziyet içerisinde olduğu muhakkak. Kimbilir, belki de anlı şanlı medya baronları bu grevin kendi çalışanları arasındaki dayanışmayı ve örgütlenmeyi azdıracağından korkuyor bu sebeble rakip ve hatta düşman olarak gördükleri Turkuvaz Grubu’na gizli destek veriyorlardır.
Bu acziyetin en somut göstergesi de Metin Göktepe Ödülleri’nden sonra yaşandı. Grevdeki Turkuvaz çalışanları gözaltında öldürülen gazeteci Metin Göktepe’nin anısına verilen ödüller kapsamında “Dayanışma Ödülü”nü aldılar ve Anadolu Ajansı bu haberi tüm abonelerine servis etti. Sabah Gazetesi de AA’nın bu haberini aynen kullandı. Ancak ödül alanların isimlerine yer verirken “Dayanışma Ödülü” kendi çalışanlarından ve “Onur Ödülü” alan yazarları Umur Talu’dan hiç bahsetmedi. Talu’nun bu ödülü almasına sebep olan yazısı ise grevdeki basın emekçilerinin yanında olduğunu ifade ettiği bir yazısı idi. Aynı şekilde biraz Zaman, biraz da Sabah Gazetesi’nin kucağında kendisine yer bulan Taraf da bu haberi kesip biçerek servis yaptı ve o hep bahsettiği özgürlük titrine bir kez daha leke çaldı.
Acziyet ve gaddarlık ekseninde devam eden bu yok saymalara rağmen, bugün direnişlerine devam eden tüm basın emekçilerine selam olsun diyerek noktayı koyalım. Örgütlü bir toplumun can damarı olan sendikaları öcü olarak gören tüm kan emici baronlara da bu mücadelenin sandıklarının aksine baskı ve korkularla kaybedilmeyeceğini hatırlatalım. Yanınızdayız Sabah ve ATV çalışanları… Korku salmaya devam…
Her cumartesi aksami, Taksim Meydani’ndan Tunel’e dogru ellerinde mesalelerle yuruyorlar.
(Apaci tayfaya not, tribun mesalesi degil, normal mesalelerle…)