müzik

Ali Tekintüre

Ali Tekintüre

Hayat çok enterasan. Tanımayı geçtim, ismini bile hiç duymadığın insanların sende çok büyük etkileri oluyor, sen bunu hissetmiyorsun bile. İsim bilmek önemli. İsminin bilinmesi önemli. Ben ismini bilmediğim bir adamı, aslında ne kadar çok sevdiğimi dün farkettim. Dün Youtube’da damar şarkılar kovalıyorum. Fairuz Derin Bulut isimli bir grubun, İbrahim Tatlıses’in “Seni Yakacaklar” şarkısını söylediğini gördüm. Dinledim, fena değil. “Acı Gerçekler”i farkettim, dinledim, baya baya güzel….

Venceremos Victor!

Venceremos Victor!

11 Eylül 1973’te gerçekleşen darbenin ardından cunta, Allende taraftarlarını toplamaya başladı. 12 Eylül sabahı Teknik Üniversite’de öğretmenlik yapan aktivist sanatçı Victor Jara –elinde gitarıyla- tutuklandı. Victor Jara, Allende’yi başkan yapan Unidad Popular koalisyonuna destek veren bir Komünist Partiliydi. Unidad Popular için bir dizi konser vermiş, şarkılar yazmıştı. Askerlerce Şili Stadyumu’na (Estadio Chile) getirildi. Darbenin ardından, tıpkı ülkedeki diğer stadyumlar gibi bu stadyum da binlerce tutukluya…

İndik Rum’da Kışladık

İndik Rum’da Kışladık

İndik Rum’da kışladık, çok hayır şer işledik; Beri gel barışalım, yad isen bilişelim; Atımız eğerlendi, estik Elhamdülillah… İndik Rum’da kışladık, çok hayır şer işledik; Dirildik pınar olduk, irkildik ırmak olduk; Aktık denize dolduk, taştık Elhamdülillah… İndik Rum’da kışladık, çok hayır şer işledik; Uç bahar geldi geri, göçtük Elhamdillah… Taptuğun tapusuna, kul olduk kapusuna; Ezelden miskin çiğ idik, piştik Elhamdülillah… Orijinal: Yunus Emre Soundtrack: Hacivat Karagöz…

Baharı Bekleyen Kumrular Gibi…

Baharı Bekleyen Kumrular Gibi…

Ahh be Metin Akpınar, neden bir albüm yapmadın ki zamanında. Rakının yanına meze yapardık, seni Papatyam‘la değil, o albümle anardık. Zeki Alasya, o ne güzel bir uyanmadır, o nasıl “ne yapıyor lan bu” bakışıdır abiciğim. Neyse, Akasya Durağı geliyor aklıma, susuyorum. Orta direği anlatan bir Türk filmi klişesi olarak duvardaki Fenerbahçe posterleri gözlerden kaçmıyor. Boşuna değil “Fenerbahçe halkın takımıdır!” dememiz. Coşkun Sabah bu ne güzel…

Ellerim Bomboş

Ellerim Bomboş

Haluk Bilginer‘in “Sen de başını alıp gitme, ne olur”u ile başladığımız seriye bir başka güzel adamla, Olgun Şimşek‘le devam edelim. Şimdilerde oynadığı Kapalıçarşı dizisinde söylediği bir türküden bahsediliyor sürekli; diziyi izlemedim, türküyü dinlemedim ama, şu aşağıdaki “Ellerim Bomboş” performansı ile beni mest etti. İlk dinleyişinizde belki yabancılık çekeceksiniz, ben çektim; ama birkaç tekrardan sonra bu arabesk sosu katılmış versiyonu hafızalardan silinmeyecek. senden ayrılmadan önce bilmiyordum…

Sen de başını alıp gitme

Sen de başını alıp gitme

Şarkı zaten evlada miras bırakılacak türden; sözler Cem Baba’dan, malum; müzik de Nil Burak mıydı, kimdi? Her şey bir yana, bir başka severim Haluk Bilginer’i… Bunu da söylemiş, bugün öğrendim ben… Ben suyumu kazandım da içtim, Ekmeğimi böldüm de yedim, Alkışı duydum, ihaneti gördüm, Sesim de oldu, sessizliğimde; Seviştiğim de oldu benim… Sen de başını alıp gitme ne olur, Ne olur tut ellerimi, Hayatta hiçbir…

Hele bir de sen yoksun ya…

Hele bir de sen yoksun ya…

“ölüyorum tanrım bu da oldu işte. her ölüm erken ölümdür biliyorum tanrım. ama, ayrıca, aldığın şu hayat fena değildir… üstü kalsın…” (Cemal Süreyya – Üstü Kalsın) İri kemikli Dellez, okulların kapanmasıyla birlikte soluğu bizim memlekette alırdı. Ve bu yaz kuraklığı misali uzun soluklu ziyaretlerinden birinde de yanında Grup Vitamin kasetleri ile gelmişti. O an, eminim şahsi matriximde dalgalanmaya sebep olmuş, bir iki ajanı huysuzlandırmıştır. Kaç…

Birbirini Kapsayana Yazıklar Olsun

Birbirini Kapsayana Yazıklar Olsun

Takoz Recep pişmanlığı yaşasan kaç yazar o rövaşata ile ağlarımızı salladıktan sonra! “… İşaret parmağımı dudaklarıma götürerek, “Hışşşş,” dedim. Şarkı bitti. Biz taksinin arka kapılarıın aynı anda açıp dışarı çıkarken, İbrahim Kurban başını içeri uzatarak durumu şoföre açıkladı:”Orhan Gencebay çalarken arabadan inilmez kaptan.“…(Dublörün Dilemması)” Mecidiyeköy metrobüs durağının merdivenlerinden insan seline kendini bırakmış usul usul çıkarken karşılıyor her sabah. Surat aynı yıllardır bildik babacan surat. Her…