Yürü yavrum yürü, Kenyalı’m yürü…
Barack Obama Amerika Birleşik Devletleri’nin yeni başkanı seçildi. Nasıl bir seçim sistemidir, nasıl olur da bir seçim 2 yıl sürer, hiç anlamıyorum. Ama anladığım tek şey, bu adamlar herşeyi olduğu gibi başkanlık seçimini de bir “entertainment”e dönüştürmeyi başarmışlar. Seçim kampanyaları, mitingler, mitinglere katılan ünlüler filan, tamamen pazarlama üzerine kurulu ve koltuğunda Kentucky’sini kemiren Amerikalıları etkilemeye dönük bir süreç. Katılım oranı da gayet düşük zira. Neyse, iyisiyle, kötüsüyle yeni bir Amerikan başkanımız var artık.
Asıl detay Obama’nın baba tarafından Kenyalı olması bence. Bu detayı duyup da yüzünde cin bir tebessüm oluşmayan, umursamadan geçip giden bir FasulyedenKom’cu yoktur heralde.
Hali hazırda finans dünyasında basamakları bir bir tırmanan fenomenimiz için artık bir hedef var.
Çankaya’ya çıkmazsan adam değilsin oğlum!
Tam bahar havası geldi şimdi. Amerika dünyaya barışı getirecek , Afrika’da aç çocuk kalmayacak , artık silah üretilmeyecek , kutuplara yeniden kış gelecek.
Böyle bir hava oluşturdular halk arasında.
E aynı halk daha düne kadar : “Olum Amerika’yı İsrail yönetiyo aslında , bir kaç zenginin sözüne bakıyorlar” teorilerine inanıyordu.
Dolardı , krizdi , mortage ti.
Bunlar bir dolaplar çeviriyo ama dur bakalım.
Damat Ferit ( Tarık Akan) çok güzel açıklamıştı Hababam’da hislerimi aslında :
“Mahmut Hoca’nın yeni bir oyunuyla karşı karşıyayız arkadaşlar”
gözlerimden akan 2 damla yaş..