Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Monthly Archives: Temmuz 2007

Sadece bir rüya

Sadece bir rüyaydı, geçti yavrum rahatla, bak ben buradayım... Kendimi bildim bileli rahatsız uyurum ve kabuslar görürüm. Küçük bir çocukken annem bağıra çağıra uyandığım zamanlarda bana sıkıca sarılır ve bunları söylerdi. Yaşadığım şeyin sadece rüya olduğunu, gerçekte var olmadığını ve her ne olursa olsun bana sarılarak beni koruyacağı duygusunu aşılamaya çalışırdı. Rahatlardım annem bana sarıldıkça ve olan her kötü şeyin rüya olduğuna inanırdım.

Ctrl + F

Bu bir parola, bu bir cmylmz ekürisi, yo yo bu bir gereksinim beyler. Son günlerde hayatıma sokmak istediğim bir aparat. Yaşımızın ilerlediğinden midir nedir, nostaljika mode olduğumuz zamanlarda bazı anlar flulaşıyor. İtalik kısımda şair, -ika trendine / türkilizceye / bu taksim işareti silsilesiyle de Perihan Mağden'e taş atmaktadır. Esas derdime dönersem, kemere takılan eski çağrı cihazları modelinde bir ctrl f aygıtı istiyorum. Bunun sayesinde search nahiyesine neslihan yazınca, kuvözden itibaren hayatına girmiş olan neslihanları, ki undernet zurna'da konuştuğun nesli_18f ler dahil botlar da dahil anasını satim, senin önüne dökebilsin güncellenmiş datayla.

Haydar Haydar

Lan düşünsenize bi şekilde durup dururken Haydar Baş'ın iktidar olduğunu, alakasız. Oy pusulalarında kaydırma falan oluyormuş, yeminle adamın kalbine iner valla. Ananskm mazot 80 kuruş demiştik di mi diyerek son nefesini verir. Hadi kalbine inmedi diyelim, gayet normal şekilde vakur bi duruşla karşıladığını varsayalım sonuçları. Ulan bu durumda da bizim kalbimize iner şerefsizim, kim lan bu bindirilmiş kıta seçmenleri diye.

Yaşasın cumhuriyetçi laiklik ve statüko

22 Temmuz Seçimlerine gelirken, bu süreç içinde geçtiğimiz aylarda yaşanan birçok siyasi gelişmeden birbiriyle ilişkili iki tanesine değinmekte yarar var. Bir tanesi 27 Nisan 2007'de askerin verdiği e-muhtıradır.(1) Konumuzla asıl ilgisi olan mesele ise, muhtıranın öncülü ve ardılı olan mitinglerdir. Ve bu mitinglerde saf tutan bir partinin, mitinglerde kullandığı jargondur asıl mevzuumuz. Türkiye'de hala CHP'ye, az da olsa, "sol" diyebilen oluyor. Sol jargonu pek kullanmayan, hatta açıklamalarında bile bulunmayan, milliyetçiliğe "çimento" diyen bir genel başkanı olan partidir bahis konusu. Kullandığı dönemlerde bile gerçekten bir "sol" parti diyebilmenin zorluğu tartışma konusu iken, şu durumda sol demek abesle iştigal etmektedir. Bunun belki de tabanında yatan en önemli neden ise CHP'nin sürekli bir "irtica" çığırtkanlığı yapıp da laikliği savunmasıdır. Pekala, asıl sorun şu: CHP -en azından son yıllarda- laiklik konusunda ne kadar samimidir? Bu soruya kanımca "olumlu" yanıt verebilmek zor gözüküyor.

Saymaya başladım

Erkut evden çıkmış çoktan. Masanın üstünde bulduğum anahtarı çantaya attım. 4 kat merdiveni kondisyon eksiğime rağmen, koşarak rekor sayılabilecek bir sürede indim. Taksi evin önünde duruyordu. Kapıyı açtım, bindim. Niyetim taksiyi çalıştırıp, yakındaki taksi durağına kadar götürmek, oradaki takcisilerden bir tanesine ufak bir ücret karşılığı anahtarı teslim edip beni bu arabayla Ömer Hayyam'a kadar bırakmasını rica etmekti. Evet alışık oldukları bir şey değildi, ama kabul etmeyeceklerini de sanmıyordum. Arabanın arka koltuğuna oturur oturmaz sırt çantamı açtım, içine az önce koyduğum anahtarı o karmaşa içinde aramaya koyuldum. Kalbim atmaya başlamıştı. Gittikçe heyecanlanıyordum. Şimdi bir şeyler ters gidecekti. Hep böyle olurdu, ne zaman işler ters gidecek olsa, bunu önceden hissederdim. Bu da benim bir yeteneğimdi. Bazen ben heyecanlandığım için mi işler ters gidiyor diye sorarım kendime. Cevabı da bence evettir, ama bu konuda henüz kanıtlanmış bir bilgiye sahip değilim.

Turkcell “Süper abi bu Lig” 2007/08

Kavga, dövüş sona eren sezonun biteli henüz ne kadar oldu ki, yenisi için fikstür çekiliyor? Şikayetçi değiliz tabii ki, özledik neticede. Zira bu sıcak havalar futbolsuz hiç çekilmiyor zaten. Ne…

Fasulyeden v.3.0

Uzun zamandır aynı çizgide devam eden tasarımı değiştiriyoruz. Sıkıldınız çünkü, biliyoruz. Yeni tasarımda da çok çok özel birşey bulamayacaksınız muhtemelen. Ve hatta kesinlikle. Hımm neler değişti birlikte bakalım:

İki direk arası demokrasi

Çarpık çurpuk Türk demokrasisi yeni bir sınav vermek üzere 22 Temmuz seçimlerine kilitlenedursun, bir seçimde daha kitleleri etkilemek için sözler, fikirler, projeler değil de bangır bangır seçim otobüsleri, milyonlarca YTL harcanan abuk sabuk bayraklar sardı dört bir yanı. Tüm ana yollar, stratejik meydanlar birbirinden sinir bozucu bir havaya büründü. Nedir anlamıyorum, en çok AKP'nin bayrağı var ona basıcam oyumu diyen bir seçmen kitlesi mi var? Ya da MHP'nin playlistini çok beğendim, yaza çoşkulu müzikle giriyoruz, oylar MHP'ye... Yok ki bu adamlardan... Yani olmamalı...

En büyük taraftar kimde?

Yurdum internet kullanıcısı, hele hele taraftar forumlarını kendilerine mesken tutanları pek bir garip oluyor. Zaten futbolu tek renkle izleme, tartışma hallerinden mütevellit en doğru biziz, en büyük biziz, diğerleri hep ezik ruh hali içindeler, anlıyorum. Ama bu türlü salak saçam sitelerin düzenlediği en büyük taraftar kimde anketlerine ambargo koyma hırsı bardağı taşırıyor resmen.