Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Monthly Archives: Ocak 2008

Bir site: Dahke.zine

Bu siteyi günlük adsl kotası tüketimine katan bireyler bilirler Dahke'nin ne menem bir şey olduğunu. Sınırsız tarifeye geçmiş elitler de elbette. Site tanıtımı tadında bir yazı olacak belki ama zaten uzun uzun anlatmaya da gerek yok kendilerini. İnternet dergahının şeyhlerinden birisidir bana kalırsa ve sanırım 98'de başladılar yayın hayatlarında, ya da hayat yayınlarına.

Pis moruğun notları

Aşağıda okuyacağınız önsöz Charles Bukowski tarafından "Pis Moruğun Notları" kitabı için yazıldı. Bilmiyorum kimsiniz, ama eğer FasulyedenKom'da küçük büyük demeden, nokta kadar emeğiniz varsa, benimle aynı hissiyat hasıl olacaktır beyninizde, kalbinizde... Pis moruğa ayrı, onun torunları olan, bu site için kova ile su taşıyan karıncalara ayrı, okuyanlara ayrı selam olsun. Çoşku doluyum ulan! Heyt bea!

Dahke noluyor?

...G.tün, başın oynuyor!! demeyeceğiz, ayıp olur adamlara. Dahke.zine değişmiş abiler. Yeni bir format gibi, forum gibi ama kollektif de bir blog gibi, bir bahar akşamı gibi ama yazın sırılsıklam terlemek,…

Hay sizin sigaranıza…

Hep olumsuzluklar da olmuyor yahu memlekette. Geçen hafta meclisten çıkan bir yasa var ki, Cumhuriyet'in ilk yıllarında kadına seçme ve seçilme hakkını veren ülkemizde uygulanabilirse benzer yasa gibi bir övünç kaynağı olacak. Bahsettiğim yasa sigara yasağı olarak bilinen ve halka açık kapalı alanlarda sigara içilmesini kayıtsız şartsız yasaklayan yasa. 20 sene öncesinde duman altı otobüslerde şehirler arası yolları kateden halkımız önce "Yok bu yasa uygulanamaz!" diyecek, böyle umacak. Philip Morris yetkilileri 3 ay önce savurdukları tehditlerin işe yaramadığını görüp daha da delirecek, kalemşörlerine sigara yasağının baskıcı ve faşizan bir yöntem olduğunu savunduracak, ama Türkiye nasıl otobüslerde sigara içme iğrençliğinden vazgeçtiyse, lokantada, birahanede içme iğrençliğinden de vazgeçecek.

Kıskanç

Sakın bir söz söyleme, yüzüme bakma sakın! Sesini duyan olur, sana göz koyan olur. Düşmanımdır seni kim bulursa cana yakın, Anan bile okşarsa benim bağrım kan olur... Dilerim Tanrı'dan ki, sana açık kucaklar Bir daha kapanmadan kara toprakla dolsun. Kan tükürsün adını candan anan dudaklar, Sana benim gözümle bakan gözler kör olsun!

Alibeyköy Meydanı ve Özçelebioğlu plaza

Bir pazar sabahı (sabah dediysem bildiğin sabah hani, 7 filan) gözleri henüz açamadan dakikalarca yürümüş, açık bir ekmek fırınından iki poğaça kapmış, minibüse binmişim. Buz gibi araca ilk binen benim, hatta henüz şöför bile binmemiş. Hemencecik 3-5 kişi daha gelse de kalksa diyorum ama kime diyorum alo? Beşiktaş'tan başlayan güzergahta Barbaros, Gayrettepe, Levent filan derken Yapı Kredi Plaza'nın oraya geliyorum.

Facebook üzerine dakikada 4 geyik

En başta belirtmekte fayda var, bu yazının amacı facebook iyidir veya kötüdür demek değildir. Facebook'a giydiren bir yazı buldum, bunu süperwallda forward ederim karizma yaparım umuduyla okuyan varsa hayal kırıklığına uğrayacaktır. Yazı, kısıtlı imkanlarına rağmen internet hadisesini başka boyutlara taşıyan ülkemiz gençliğinin bu siteye ilgisi sonucu facebook'un bir çılgınlık halini alması ve necip Türk basınının her popüler olaya olduğu gibi buna da cahil yaklaşımı neticesinde kaleme alınmıştır. Yapılan değerlendirmeler resmi kaynaklardan gelen verilerle değil tamamen kişisel tecrübe sonucudur.

Düyunu Umumiye-i Türkiye

Üst üste gelen özelleştirmeler, buradan gelen milyarlarca dolarla ödenen dış borçlar ve ekonomideki sanal gelişmeler, cari açığın hızla büyümesi, sıcak para tehlikesi derken çoğumuzun aklına gelen "Peki Tüpraş'ı, Petkim'i satıyoruz da, ya sonra?" sorusu. Geçenlerde gözlerden kaçmadıysa hepimizin okuduğu akarsuların özelleştirilmesi ve "Ne yani boşa mı aksın bu sular?" açıklamaları.

Tarihte bugün: 3 Ocak

"Zapatista Hava Kuvvetleri" Meksika ordusunun bir kışlasını binlerce kağıt uçakla bombardımana tuttu. Kağıt uçaklarda şu not yazıyordu: "Askerler, biliyoruz ki yoksulluktan hayatlarınızı ve ruhlarınızı sattınız. Ben de yoksulum, milyonlarca diğer insan da öyle. Ama siz bizi sömüren Zedillo'yu ve onun kalantör çetesini savunduğunuz için yoksulların yoksulusunuz." (3 Ocak 2000)