Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

karalama

Telefon Kulübesi

Telefon kulübesi, Süpermen hikayelerinin en önemli figürlerinden birisidir. Clark Kent, müdahele etmesi gereken bir durum olduğunda, hemen ilk gördüğü telefon kulübesine girer, takım elbisesini çıkarır, altında gizlediği süper kahraman kostümüyle telefon kulübesinin içinden fırlar ve dünyayı kurtarır. Telefon kulübesi, Clark Kent'ten Süpermen'e giden yoldur.  Telefon kulübesi, Clark Kent'in içindeki Süpermen'i ortaya çıkarır.

Martı

Kız birasından ufak bir yudum alıp bardağı masaya bıraktı. "Bugün yolda gelirken ne düşündüm biliyor musun?" diye sordu çocuğa. "Hani demiş ya şair, 'Bir de rakı şişesinde balık olsam'. Aslında rakı…

Ne de Olsa…

Bir yerlerde oturmuşuz dostlarla. Herkes, sevdiğim tüm dostlarım orada. Upuzun koridor gibi bir yer. Dizilmiş masalar etrafına. Koridor gibi yerin sonunda ben varım masada. Müzik var ve de fonda. Ağır ağır... Çalıyor... Güzel saniyeler. Dostlarla birlikte olmanın verdiği mutluluk... Huzur...

Delirmiş gibi yapmak…

Delirmiş gibi yapmanın bir manası yok, gayet aklım başımda. Lakin bazen, rahatsızlık duyduğun, ya da çok daha ötesinde, seni çıldırtan şeylere –ki bu insan olur, bir eşya olur belki, bir…

Canlı yayın: İstanbul’un fethi

Pek kıymetli FasulyedenKom okuyucuları, artık sizleri canlı tarih aktarımları ile zaman içinde yolculuğa çıkartacağız. Tarihe damgasını vurmuş, ama gizemli yönlerini korumayı başarmış birçok olayda acar FasulyedenKom muhabirleri olarak tüm gerçekleri en duru çıplaklığıyla beraber, yorumsuz bir şekilde sizlere aktaracağız. Bu tarihi görevimizde bize düşen büyük sorumluluğun farkındayız. Üzerimize düşeni eksiksiz olarak yerine getireceğimizden şüpheniz olmasın. İlk canlı tarih röportajlarımız için 1453 yılının Mayıs ayına, Konstantinapolis önlerine uzanıyoruz. Acar muhabirlerimiz; dea merkez stüdyolardan, igor Yeniçeri Ocağı'ndan, canoğlan Venedik ve Cenevizlilerin yaşadığı Pera’dan, werdure Eyüp Sultan taraflarından, Ağa Bizans İmparatoru Konstantin’in yanından, ATBS padişah otağından, ozanforever Vatikan'dan, Tosun adalardan, bizlere canlı tarih aktarımında yardımcı olacaklar.

Kameraman Türk polisi

Polis kamerası diye bir hadise var. Tam emin değilim, üzerine uzun uzun düşünmedim ama, sanırım yapılan bir operasyonla ilgili olarak kamuoyunda yanlış bir izlenim oluşursa, misal “polis orantısız güç kullandı” derlerse, Celalettin Cerrah ya da halefinin, selefinin, yedi düvelinin çıkıp “Hayır efendim bakınız görüntüler burada, gayet orantılı, hatta altın oran için müthiş bir özen gösterdik” demesine yarıyor bu kameralar.

Raporluyorum fütursuzca…

+ Hasan Doğan’ın vefat haberini aldık dük akşam. Bizzat Tayyipgiller kadrosundan atanmış olması ve medyada AKP’nin sesi olmak kaygısı taşımasından dolayı çok hazzetmezdim kendisinden. Ama pek şaşalı geçen Euro 2008 sıralarında kendisini bol bol ve açıkcası gayet samimi, gayet çocuksu görmemizden kaynaklanan bir sempatisi de vardı. Almanya maçında golden sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sırtını dönüp, eşine sarılması ve Gül’ün eblek eblek kalması ile karnıma ağrılar girmesine sebeb olmuştu kendisi. Tabii “eşinin masraflarını kim karşılıyor acaba?” sorusu aklıma geldi ama, o sırada Semih Şentürk’e tapınmakla meşgul olduğumdan dolayı çabuk unuttum. Ölenin arkasından kötü söz söylenmez limited. Gayet samimi olarak söylüyorum bunu, tüm olumsuzluklarına rağmen, iyi bir federasyon olabileceğini düşünüyordum. Türk futbolunun başı sağolsun.

Dondurma kronolojisi

Dondurmaya dair ilk hatırladığım şey bademcik ameliyatımdan hemen sonra, eve gelir gelmez teyzemin gidip bana külahta dondurma getirmesiydi. Sanki bademcik ameliyatını sadece dondurma yemek için olmuştum. Değer miydi peki? Hem de sonuna kadar...

Söylediklerin(iz)den bende kalan…

Sorgulanması gereken aslında çıkan değil bence. Yani çıktığında yerine ne yerleştireceğinizi bildiğinizde, aslında çıkanın da çıktığı zamanın da çok fazla önemi olmuyor. Asıl soru, çıkanlarla birlikte aslında orada olmayana ne yapacağınız. Eğer ki yerinde sayanlardan eleştiri almaktan korkuyorsanız, yapabileceklerinizin sınırlarını belirlemede de bir kısımdan yardım almak yerine kendi içselliğinizle birlikte küçük kapalı çevrelere yönelmeniz doğal bir davranış olarak görülür çoğunluğa dahil kişiler tarafınca.