plaza

Hafif Sararmış Beyaz Yaka

Hafif Sararmış Beyaz Yaka

“Günaydın” dedi kendi kendine. Yalnızlığıyla şov yapmayı seviyordu. Uykusuzluğun sabahlarında, özellikle 05:00 sularında günün ilk ışıklarını gözünde büyütüyor; belki de milyonların paylaştığı basit bi’ alışkanlığı, uyumamayı melankolik olduğunu düşündüğü ruhuna armağan ediyordu. Ruha da inanmıyordu halbuki ama metafizikle arası pek iyi olmadığından bazen kolaya kaçmak en iyisiydi; tembellik de bi’ ruh hastalığı ve o da ruh hastası olduğunun farkında olan çok sağlıklı bi’ ruh hastasıydı….

Yılbaşı çekilişleri yasaklansın!

Yılbaşı çekilişleri yasaklansın!

Yazının ana fikrini en baştan vereyim de, içinde kalmasın: Her sene sonunda ilkokul seviyesinden tutun da, 35 ülkede 80 yıldır faaliyet gösteren çok uluslu bir şirketin plazasına kadar, toplumun her, ama bakın abartmıyorum, her kademesini esir alan bu yılbaşı çekilişlerine derhal son verilsin! MGK tavsiye niteliğinde karar mı alır, Bakanlar Kurulu acil gündemle mi toplanır, Cemil Çiçek toplantı sonrası o melul bakışlarıyla açıklama mı yapar,…

Bireysel Benchmark Eylemi

Bireysel Benchmark Eylemi

Kapitalizm dediğin dipsiz kuyu, çalışanlarına boş birkaç saniye bile bırakmama gayretiyle bilimum tiksinme hissiyatını sonuna kadar hakediyor. Çalıştığım kurumda da piyasaların içinde bulunduğu durumdan ötürü ciddi bir stres ve yoğunlukla boğuştuğum birkaç haftanın ardından anlık bir rahatlama ile yaymış, tüm gün gazete okuyan, forward maille gönderilen karikatürlere bakan, her daim Cnbc-e açık bulunan televizyonun kumandasını ele geçirip NtvSpor’a, Dest-i İzdivaç’a kayan, zaten genel halet-i ruhiye…

Gırtlak gırtlağa

Bir şeyler yemek hayatımın en önemli özetlerinden birisi olsa da gelişmiş bir yemek kültürüm yoktur. İşbu nedenle bir mekanda yemek yiyorsam beni o masada mutlu etmek çok kolaydır. Ben, alt tarafı, lahmacun, pide, her türlü kebap, pizza, patates kızartması, kuru fasulye-pilav’dan keyif alan ortalama bir mideye sahibim. Lakin öğle yemeği sırasında Le’Passione, Suzy’s gibi abuk sabuk isimlere sahip mekanların abuk sabuk mönüleri arasında sıkışıp kaldığımdan…

Alibeyköy Meydanı ve Özçelebioğlu plaza

Bir pazar sabahı (sabah dediysem bildiğin sabah hani, 7 filan) gözleri henüz açamadan dakikalarca yürümüş, açık bir ekmek fırınından iki poğaça kapmış, minibüse binmişim. Buz gibi araca ilk binen benim, hatta henüz şöför bile binmemiş. Hemencecik 3-5 kişi daha gelse de kalksa diyorum ama kime diyorum alo? Beşiktaş’tan başlayan güzergahta Barbaros, Gayrettepe, Levent filan derken Yapı Kredi Plaza’nın oraya geliyorum.