Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Monthly Archives: Mart 2009

Kes Sesini Hortumu Kesik CHP Medyası

Türk televizyonlarından ödünç alacağımız bir cümle ile girişi yapalım. Gün geçmiyor ki, Recep Tayyip Erdoğan bir gariplik daha yapıp güne gülümseyen bir yüzle başlamamıza sebep olmasın. Gelin dünkü gelişmeleri kısa bir haber turu eşliğinde takip edelim.

Ucuzladı Artık Bu Numaralar

Fasulyeden.com yazılarına çok önemli bir duyuru için kısa bir ara veriyoruz sayın seyirciler. Bakanlar Kurulu'nun aldığı son karara göre, yayını kesip son dakika duyurusu veriyormuş hissi uyandıran reklamlar artık yasakmış. Flaş! Flaş! Flaş! Şok! Şok! Şok!

Cleveland vs. Göztepe SSK

“Açtım ellerimi dedim ki 'Ya rabbi, bu nerede olursa iyi olur. Sen bana doğru ve hayırlı yolu göster ve beni oraya yönelt' diye dua ettim. Bakan’a dedim ki 'Benim içime Amerika’da Cleveland yazıyor, önce Rabbime sonra oraya gidersek' dedim ve 'peki' dedi yolculuk böyle başladı” dedi.
Bildiğiniz ya da şimdi öğrendiğiniz gibi Hakan Sert kardeşimiz talihsiz bir kaza geçirdi. Ahsen Hanım ve very speacial kocasına Cleveland'ı gösteren rab, kardeşimize göstere göstere Göztepe SSK Hastanesi'ni gösterdi. Göztepe SSK da göstere göstere "yauvv, sabaha birşeyciğin kalmaz" diye eciş bücüş bir tomografi gösterdi. Neticede, ailesi septik insanlar çıktı da, yolları Acıbadem Hastanesi'ne düştü. Sabaha birşeyciğin kalmaz denen SSK'ya inat, Hakan yoğun bakımdan daha bu sabah çıkabildi.

Küçük rollerin büyük oyuncusu: İlker Aksum

Herkes tanıyordur tabii de, bir toparlama ve memnuniyetimi kayda geçirme arzusuyla girişiyorum yazıya. Bir çokları gibi, İlker Aksum'u ilk olarak Afakan olarak tanıdım. İlki, Star'da yayınlanan çok daha kötü olanı, ve daha sonra Kanal D'de nispeten katlanılır olanı olmak üzere Çarli isimli gereksiz dizinin iki versiyonu vardı. Hatta ikincisinde, anne rolünde şimdilerde Elveda Rumeli ile oyunculuğunun zirvelerinde olan Şebnem Sönmez oynamaktaydı. Baba da Ruhsar dizisindeki Mazhar'ın kankası olan tahammül edilmesi zor adam. Yeliz Yeşilmen de abaza çekme kontenjanından diziye dahil edilmişti. Neyse, Afakan ve kankası Tarkan, asıl hikayenin geçtiği evin karşısında oturan yan karakterlerdi, ancak benim için diziyi izleme sebebiydi. Tabii ki çok kötü bir diziydi ama, özellikle Afakan-Tarkan'ın muhabbetleri ile ölü zaman geçirgeci olma özelliğini taşırdı. Bunun öncesinde Olacak o Kadar'da da rol almış görünüyor ama ben hatırlayamadım kendisini orada. Sanırım 80'lerin sonunda oynamış, yetişemedik.

Çapa Tıp Fakültesi’nde bir gece…

Nüfusu 17 milyonlarda seyreden İstanbul’da sağlık alanında çok büyük sorunlar yaşanmakta olduğu hepimiz tarafından biliniyor zaten. Özellikle SSK anlaşmalı kurumların az olması, özel hastanelerin anlaşmalarını feshetmesi, bütün yükü Vakıf Guraba Hastanesi gibi devlet eksenli kurumlara yüklemesi insanları sel sefil ortada bırakmaktan başka bir işe yaramıyor. Bir süredir hastanelere sürekli ziyaretlerim sırasında gördüğüm görüntüler ve çaresizlik Pollyanna’yı bile üzecek şekilde cereyan ediyor. Hastanızı acile almak için bile sıra beklemek zorundasınız. Hele çocuk polikliniklerinin önü tam bir trajedi. Allah kimseyi götürtmesin diyoruz ya, hayatta duyduğum en doğru söz bu.

Son Osmanlı Padişahı: Tayyip

İstanbul'da Avrupa ve Asya yakalarını birbirine bağlayan yeni metrobüs hattının açılışı bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapıldı. Kadıköy'de düzenlenen törende açılan pankartlar dikkat çekti. Törende Başbakan Erdoğan için "Kadıköy'e…

Cefakar Maraton geri dönüyor

Fenerbahçe tribünleri vaktinde güçlü inşa edilemeyen bir omurga ve tribüne savaş açmış yönetim odaklı sorunlarla boğuşurken, Saraçoğlu koltuklarına Beyaz Türk sessizliği, adaletsizlik gerginliği ve zaman zaman cinnet çığlıkları, ve tüm bunlara bağlı olarak tribün bıkkınlığı hakim durumda. 52000 koltuk var Saraçoğlu'nda ve mevcut durumdan rahatsız olan koltukların gittikçe azaldığı da bir gerçek. Rahatsız olanlar ise nicelik olarak azalmanın çarelerini düşünmekten bıktı, usandı; lakin çözüm bulmak gitgide zorlaşıyor. Ama tüm bu bıkkınlıkların, usanmışlıkların gölgesinden korkmadan, vazgeçmeden mücadele sürmekte. Mücadelenin en orta yerinde bulunan tribün çocukları eski bir dosta kucak açıyorlar tekrar. Özlemlerini anlatmanın bir yolu olarak, adını özlemlerinden alan Cefakar Maraton'a hayat verme derdindeler şu sıralar.

Günbegün…

FasulyedenKom 27.07.2004'te yayın hayatına başladığında, yazar kadrosunda, bir düşünelim; dea, Atbs, dellez, canoglan, aristokrat ve ustad vardı. dea, Atbs, dellez ve canoglan hala buralarda. Aristokrat ile yollar hayatın gereği olarak ayrıldı. Bir zamanlar her akşam birlikte olduğum kendisiyle an itibariyle görüşmüyoruz bile. Siteye çiziktirdiği sadece 1 yazı var. Ancak sitenin şekillenmesinde sabahlara kadar süren fikir telakki seansları ile çok katkısı vardır. Ustad ise, buradan kimsenin tanımadığı, memleketten arkadaşımdı. İlginç fikirleri ve yazım tarzı vardı. 4 yazı bıraktı Fasulyeden mazisine. Onunla da yollar ayrıldı. Ne yazık ki. Dünüyle, bugünüyle toplam 31 farklı yazarın, 31 farklı insanın çiziktirdiği cümleler var sitede. İnsan duygulanıyor zaman zaman. Can sıkıntısından, şöyle bir mazide dolanayım istedim. Affınıza sığınarak...