Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Tag: insan

Ruh yok, ruh!

Amacımızın hayattan detaylar, kareler aksettirmek olduğu gibi salak bir düşünceye kapılıyorum ara ara. Ama çoğunlukla da "bir amacımız yok" başıboşluğunda huzur buluyorum. Birşeyler çiziyoruz elbette ama bilmiyorum ki buraya nakşedilmeyen detaylar kızıyor mudur bize. İçtiğim bira, yediğim tuzlu fıstık "Lan bu kadar mı değersizim ben gözünde" diye arkamdan küfrediyorsa?

Biraz ruj, biraz rimel

Bu konu ile ilgili birşeyler karalamak istemiştim ilk duyduğumdan beri lakin bir süre Türk medyasının konuyu ele alış biçimini tartmak adına beklemek durumunda kaldım. Haber herkesin malumu, Bilkent öğrencisi genç bir kızımız profesör annesinin boğazını kesmiş. Türkiye'de ne ilk defa yaşanıyor, ne de son kez yaşanacak. Burası garip bir şekilde kan üzerinde rakseden bir coğrafya.

Gırtlak gırtlağa

Bir şeyler yemek hayatımın en önemli özetlerinden birisi olsa da gelişmiş bir yemek kültürüm yoktur. İşbu nedenle bir mekanda yemek yiyorsam beni o masada mutlu etmek çok kolaydır. Ben, alt tarafı, lahmacun, pide, her türlü kebap, pizza, patates kızartması, kuru fasulye-pilav’dan keyif alan ortalama bir mideye sahibim. Lakin öğle yemeği sırasında Le’Passione, Suzy’s gibi abuk sabuk isimlere sahip mekanların abuk sabuk mönüleri arasında sıkışıp kaldığımdan dolayı öğle yemeklerim işkence haline gelmişti.

Toplumsal ahlaksızlık

Türkiye'de toplum içinde neredeyse tüm bireylerin yara olarak kabul ettiği, şikayet ettiği, karşı çıktığı bazı çürüklüklerimiz var. Tüm diğer medeniyetlerin, ulusların, toplumların olduğu gibi. Lakin Türkiye'nin farkı yara olarak kabul ettiğimiz bu çürüklüklerin, toplumun şikayet edenler de dahil neredeyse tamamına sirayet etmesidir. Yani herkes bu yaranın varlığından şikayetçidir, ama yine herkes bu yaranın kapanmamasın, gitgide büyümesinin ve sürekli kan kaybedilmesinin de mümessilidir. Nedir mesela? Rüşvet vermek, emniyet şeridini ihlal etmek, torpil ayarlamak vs.

Hayat çok anlamsız

Hava buz gibi, öyle ki kemiklere değin işliyor. Ellerin kızarmış soğuktan, yüzün bakılmayacak kadar çirkin. Elin sigara arıyor ceplerinde... Çakmak, anahtar, biraz bozuk para... Hayır, sigaran kalmamış. Son dalı da…

Hay sizin sigaranıza…

Hep olumsuzluklar da olmuyor yahu memlekette. Geçen hafta meclisten çıkan bir yasa var ki, Cumhuriyet'in ilk yıllarında kadına seçme ve seçilme hakkını veren ülkemizde uygulanabilirse benzer yasa gibi bir övünç kaynağı olacak. Bahsettiğim yasa sigara yasağı olarak bilinen ve halka açık kapalı alanlarda sigara içilmesini kayıtsız şartsız yasaklayan yasa. 20 sene öncesinde duman altı otobüslerde şehirler arası yolları kateden halkımız önce "Yok bu yasa uygulanamaz!" diyecek, böyle umacak. Philip Morris yetkilileri 3 ay önce savurdukları tehditlerin işe yaramadığını görüp daha da delirecek, kalemşörlerine sigara yasağının baskıcı ve faşizan bir yöntem olduğunu savunduracak, ama Türkiye nasıl otobüslerde sigara içme iğrençliğinden vazgeçtiyse, lokantada, birahanede içme iğrençliğinden de vazgeçecek.

Alibeyköy Meydanı ve Özçelebioğlu plaza

Bir pazar sabahı (sabah dediysem bildiğin sabah hani, 7 filan) gözleri henüz açamadan dakikalarca yürümüş, açık bir ekmek fırınından iki poğaça kapmış, minibüse binmişim. Buz gibi araca ilk binen benim, hatta henüz şöför bile binmemiş. Hemencecik 3-5 kişi daha gelse de kalksa diyorum ama kime diyorum alo? Beşiktaş'tan başlayan güzergahta Barbaros, Gayrettepe, Levent filan derken Yapı Kredi Plaza'nın oraya geliyorum.

Gene mi haçlı forma lan?

Malum İzmirli bir avukat Inter'in Fenerbahçe maçında giydiği (Aslında sene başından beri giydiği) haçlı formayı provakasyon, müslüman alemine saldırı, haçlı seferleri, tapınak şövalyeleri, tantuni tarikatı diyerekten UEFA'ya şikayet etmişti. Kimbilir…

Trafik magandaları sosyalleşme ağı

Uzun saatlerini trafik içerisinde şoför olarak harcayan bir çalışan olarak, her türlü maganda ile içli dışlı oluyorum. "Efendim neden içli dışlı oluyorsun? Zaten bu ülkenin kuralları var, kimin nereden nasıl gideceği kanun nizam çerçevesinde belirlenmiş" diyebilirsiniz. Yalnız İstanbul trafiğini çözmekten umudunu kesmiş olan yetkili arkadaşların kurallardan muaf tutdukları bazı bölgeler var.